Atatürk’ün Esir Aldığı Yunanlı General Trikupis’in Hatıraları
Tanıtım Bülteni
Tam 363 yıl Osmanlı hükümranlığı altında kalan Yunanistan, Osmanlı’nın zayıf düşmesini fırsat bilerek ve İngiliz maşalığını kabul ederek 15 Mayıs 1919’da İzmir’e çıkarak Anadolu’yu işgale yeltendi.30 Ağustos 1922’deki Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nde yenildiler ve Megola İdea’larını Ege sularının dipsiz kayboluşlarına terk ederek geldikleri gibi gittiler. 30 Ağustos bizim zaferimiz, Yunanlıların hezimetiyle sonuçlandı. Mustafa Kemal Atatürk’ün karşısında o gün Yunanlı General Nikolaos Trikupis vardı. Trikupis bu savaşta esir olmuştu. Onu esir alan komutan, büyük bir komutandı. Cephede hakkını sonuna kadar vererek savaşan Atatürk, sosyal hayatta insana saygıyı ve sevgiyi her şeyin üstünde tutardı. Trikupis’ten de bunu esirgemedi. Esir general, muzaffer komutanın misafiriydi. Trikupis tam bir yıl Türkiye’de misafir edildi. Daha sonra ülkesine dönen General Trikupis hatıralırını kaleme aldı. Erdem ve kahramanlık o dur ki, düşman bile onu takdir etmeli”… Türk ordusunun ve onun komutanı Atatürk’ün Büyük Taarruz’daki başarısını Yunan ordusunun mağlup Generali Trikupis’in kaleminden okumak kesinlikle farklı bir deneyim olacak…
Yunanların Küçük Asya Felaketi dedikleri Kurtuluş savaşımızdan sonra Yunanlılar kendi komutanlarını vatan haini olarak suçladılar. Trikupis de kendini aklamak için ve ne kadar gayret gösterdiğini belirtmek için hatıralarını yazmış. İçerisinde abartılı yorumlar var; ona göre Mustafa Kemal Paşa Yunan komutanlar içinde en çok kendisinden çekiniyormuş. Böyle bir bilgi neden bizim kaynaklarımızda geçmiyor? Esir düştüğü anı bile o kadar destanlaştırıyor ki yazar, ancak kendisiyle çelişkiye düşüyor. Zira askerlerin savaşmak istemediğini kendisi belirtiyor. Buradan da iki millet arasındaki farkı anlıyoruz. Birisinde komutan savaşın diye emir verirken askeri ben savaşmak ve ölmek istemiyorum diyor. Diğerinde ise ‘Ben size savaşmayı değil ölmeyi emrediyorum’ diyen bir komutan var. Gerisini okuyuculara bırakıyorum.
Çok güzel bir eser, Yunan komutanın gözünden olayların seyrini okuyorsunuz.Nezih bir dil ile yazılmış.Ayrıca, Arnavutluk ve Bulgaristan arasında geçen olaylara da değinilmiş.
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Yunanların Küçük Asya Felaketi dedikleri Kurtuluş savaşımızdan sonra Yunanlılar kendi komutanlarını vatan haini olarak suçladılar. Trikupis de kendini aklamak için ve ne kadar gayret gösterdiğini belirtmek için hatıralarını yazmış. İçerisinde abartılı yorumlar var; ona göre Mustafa Kemal Paşa Yunan komutanlar içinde en çok kendisinden çekiniyormuş. Böyle bir bilgi neden bizim kaynaklarımızda geçmiyor? Esir düştüğü anı bile o kadar destanlaştırıyor ki yazar, ancak kendisiyle çelişkiye düşüyor. Zira askerlerin savaşmak istemediğini kendisi belirtiyor. Buradan da iki millet arasındaki farkı anlıyoruz. Birisinde komutan savaşın diye emir verirken askeri ben savaşmak ve ölmek istemiyorum diyor. Diğerinde ise ‘Ben size savaşmayı değil ölmeyi emrediyorum’ diyen bir komutan var. Gerisini okuyuculara bırakıyorum.
Mustafa Kemal’i dönemin düşman devlet komutanının gözünden de görüyoruz. Çok güzel bir eser.
Çok güzel bir eser, Yunan komutanın gözünden olayların seyrini okuyorsunuz.Nezih bir dil ile yazılmış.Ayrıca, Arnavutluk ve Bulgaristan arasında geçen olaylara da değinilmiş.
Benzer Kitaplar
Moğollarda Ceza ve İşkence (Büyük Moğol İmparatorluğu ve İlhanlılar )
Osmanlı’da Hac Kültürünün Dolaşımında Hac el Yazmaları Nebzetü’l-Menaşık Mekke Medine Kudüs
Anadolulu Tanrı Apollon’un İzinde
Sadıkbey Yalıların Dili Olsa
Orhan Bey
Uzun Hasan ve Otlukbeli Savaşı
Ortaçağ İslam Dünyasında Asayiş
Türkiye Selçuklu Devleti Tarihi
Germenlerle Slavların Kökeni Avrupa’daki Türk Boylarının Dönüşümü
Millî Mücadele 1921
Geçmişten Günümüze Doğum, Evlenme ve Ölümde Kütahya
Antik Çağ Mutfak Kültürü
Irak Şiîliği (Arap-Fars Şiîliği Bağlamında) Tarihî, Sosyo-Politik Analiz
Sapiens: Grafik Tarih 2 Uygarlığın Sütunları
Atatürk Döneminde Türkiye Cumhuriyeti-Irak Krallığı Münasebetleri