Uygurlar, bugün varlığını sürdüren Türk boyları arasında en eskilerinden biridir. Hunların torunları olarak Gök-Türk mirası üzerinde teşekkül eden Uygur Kağanlığı, Ötüken coğrafyasında kurulan son Türk devletidir. Uygur Kağanlığı Çin’deki isyanları birkaç defa doğrudan bastırmış ve bunun karşılığında “hediye” adı altında yüklü vergiler almıştır. Böylece birçok imtiyaz elde eden Uygurlar, Çin içinde oldukça rahat davranabilmiştir. O derece ki bazı dönemlerde Uygur veliahdı, Çin İmparatoru’na denk sayılmıştır. Akıllıca bir siyaset yürüten Uygur Kağanlığı, Çin’i uzun yıllar avcunun içinde tutmuştur. Uygur Kağanlığı’nın Mani dini ile yakınlığı da uzun yıllardır tartışma konusu olmuş, Bögü Kağan’ın din değiştirmesi hakkında çeşitli iddialar ortaya koyulmuştur. Uygurların gerek Çin’deki faaliyetlerine gerekse Mani diniyle ilişkisine de ışık tutan Kürşat Yıldırım’ın bu çalışması, Uygurların kökenlerini, bölgelerinde nasıl hâkim güç olduklarını, hüküm sürdükleri coğrafyayı ve toplum yapısını ortaya koyuyor. Dönemin kaynaklarına dayanan bu eser, Uygur Kağanlığı’nın en ihtişamlı dönemini okuyucunun dikkatine sunuyor.
TÜRKİYE'DE BİR İLK: TAMAMEN YASAL ÜCRETSİZ PDF KİTAP ARŞİVİ
%100 Yasal • Hızlı Erişim • Telifsiz Eserler
Türkiye’nin tamamen yasal ve ücretsiz e-kitap kütüphanesi; roman, deneme, kişisel gelişim gibi pek çok kategorideki eseri tek çatı altında sunar. Kitapları doğrudan tarayıcınızda çevrimiçi okuyabilir veya tek tıkla PDF formatında indirerek çevrimdışı keyfini çıkarabilirsiniz. "Popüler", "En Çok İndirilenler" ve "Yeni Eklenenler" sekmeleri ile zengin kategori-yazar listeleri, aradığınız başlığa saniyeler içinde ulaşmanızı kolaylaştırır. Opsiyonel kayıt/giriş sistemi ise okuma geçmişinizi saklar ve favori eserlerinize hızlı erişim sunar.
dönemin tek kaynağı olan Çin kaynaklarını eleştiren ancak yerine birşey koyamayip tahmin eden bir yazarlık olmuş. dönemi en iyi anlatan eser buna lafım yok. ama övgüler yağdırayım diye kaynakları tahminsel (üstelik tek tahmin ile birden fazla tahmin verip okuyucuya sonucu bırakmak daha faydalı olacaktı) eser yazmak olmamış. sürekli savaş ve işgal anlatımı var. kitapta basit bir haritada da olsa bahsi geçen şehirlerin yaklaşık yerlerinin gösterilmesi iyi olacaktı yapılmamış. bunlar dışında kitap bilinen yanlışları düzeltmek açısından ve genel fikir oluşturması anlamında faydalı.
Uygurların tarihi ve coğrafyasını, yer yer en büyük müttefiki bazense düşmanı olan Çin ile olan ilişkilerini anlamak açısından temel kitaplardan biri bu kitaptır. Döneminin Türk ve Çince kaynaklarından yararlanarak yazılan bu eserde yer yer Çin kaynaklarındaki bilgilerin tenkidine rastlanıyor (örneğin prenses mevzusu ve Çin kaynaklarının Uygurların başarılarını ve Çin’e olan yardımlarını bazen geçiştirmesi gibi). Ayrıca gerek araştırma eserlerinde gerekse genel kültürde Uygurlar hakkında pek çok klişeleşmiş bilgiyi yıkması (örneğin mani dini meselesi) bakımından önemli bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Uygur tarihi açısında çok değerli bir kitap.
dönemin tek kaynağı olan Çin kaynaklarını eleştiren ancak yerine birşey koyamayip tahmin eden bir yazarlık olmuş. dönemi en iyi anlatan eser buna lafım yok. ama övgüler yağdırayım diye kaynakları tahminsel (üstelik tek tahmin ile birden fazla tahmin verip okuyucuya sonucu bırakmak daha faydalı olacaktı) eser yazmak olmamış. sürekli savaş ve işgal anlatımı var. kitapta basit bir haritada da olsa bahsi geçen şehirlerin yaklaşık yerlerinin gösterilmesi iyi olacaktı yapılmamış. bunlar dışında kitap bilinen yanlışları düzeltmek açısından ve genel fikir oluşturması anlamında faydalı.
Kürşat Yıldırım hocamız Uygurlar adlı bu eseri Çin kaynaklarında yararlanıp yazmıştır. tavsiye ederim. çok şey katıyor.
Uygurlar hakkında yazılmış en iyi eserlerden biri
Uygurların tarihi ve coğrafyasını, yer yer en büyük müttefiki bazense düşmanı olan Çin ile olan ilişkilerini anlamak açısından temel kitaplardan biri bu kitaptır. Döneminin Türk ve Çince kaynaklarından yararlanarak yazılan bu eserde yer yer Çin kaynaklarındaki bilgilerin tenkidine rastlanıyor (örneğin prenses mevzusu ve Çin kaynaklarının Uygurların başarılarını ve Çin’e olan yardımlarını bazen geçiştirmesi gibi). Ayrıca gerek araştırma eserlerinde gerekse genel kültürde Uygurlar hakkında pek çok klişeleşmiş bilgiyi yıkması (örneğin mani dini meselesi) bakımından önemli bir kitap olduğunu düşünüyorum.