Türkiye’den Gitmek İtalya’ya Uzanan Bir Göç Hikayesi
Tanıtım Bülteni
“Sizce bir birey başına ne gelirse; doğduğu, büyüdüğü, arkadaş edindiği, dilini konuştuğu ve her köşesini bildiği ülkesini bırakma noktasına gelir?”Türkiye’den Gitmek; aklında bu soruyla, sonsuza kadar “keşke” demek yerine denemeyi seçen, elinde bavul cebinde turist vizesiyle hayatının yönünü sonsuza kadar değiştiren ve hayallerini kaçacak yerleri kalmayana dek kovalayan Gökhan Kutluer’in sahip olduğu her şeyi geride bırakarak İtalya’ya göç edişini anlatıyor.Gitmek istemenin, gitmenin; hiçbir yerde kalamamanın, hiçbir yere ait olamamanın, yani “haymatlosluğun”; çalışmanın, keşfetmenin, yalnızlığın, ailenin ve kendini bulmanın bu çarpıcı öyküsü, merakını koruyan gözler için Türkiye’den göç etmenin sosyal ayrıntılarını sunuyor. “Kimi yıllardır dolabımda duran, kimiyse çarpma işlemindeki 1 sayısı kadar faydasız onlarca şeyin evimde neden durduğuna bir türlü anlam verememiştim. Her savuruşumda bir yükümden kurtuluyordum sanki. Her çaput parçasında başka bir hatıramı kesiyordum ortadan ikiye; daha fazla benimle yaşamasınlar diye...”
Kendimizle kaldığımız anlarda, içimizdeki o gitme isteği, başka türlüsü mümkün olmalı diye kafamızı meşgul ederken, mümkün kılınabilindiğinin anlamlı hikayesi…
Göçün süreklileşmesi olgusu, son yıllarda dünya ekonomisindeki krizderinleştikçe ve sermaye hareketleri hızlandıkça, göçün enformelliğin artışı, göçmen kaçakçılarının artan rolü, göçmenlerin sosyo-mekansal dışlanması, vatandaşlık ve aidiyet sorunları ve göçmenlerin
işçi sınıfının en zayıf kesimini oluşturması gibi diğer özelliklerine ek olarak, giderek daha belirgin bir
özellik olarak ortaya çıkmaktadır.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
ilk iki bolumu oldukca guzeldi, son bolum akıcı degildi.
Seyahat kitapları hep ilgimi çekmiştir. Merakla okuyacağım.
Kendimizle kaldığımız anlarda, içimizdeki o gitme isteği, başka türlüsü mümkün olmalı diye kafamızı meşgul ederken, mümkün kılınabilindiğinin anlamlı hikayesi…
Açıkçası okurken sıkıldım ben farklı bir şey beklemiştim
Göçün süreklileşmesi olgusu, son yıllarda dünya ekonomisindeki krizderinleştikçe ve sermaye hareketleri hızlandıkça, göçün enformelliğin artışı, göçmen kaçakçılarının artan rolü, göçmenlerin sosyo-mekansal dışlanması, vatandaşlık ve aidiyet sorunları ve göçmenlerin
işçi sınıfının en zayıf kesimini oluşturması gibi diğer özelliklerine ek olarak, giderek daha belirgin bir
özellik olarak ortaya çıkmaktadır.