Nazım Hikmet/Yaşamı, Ruhsal Yapısı, Davaları, Tartışmaları, Dünya Görüşü, Şiirinin Gelişmeleri
Yayın Tarihi: 25.08.2000
ISBN: 9789754186321
Dil: TÜRKÇE
Sayfa Sayısı: 720
Cilt Tipi: Karton Kapak
Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
Boyut: 13.5 x 19.5 cm
Tanıtım Bülteni
Yirminci yüzyılın en büyük şairlerinden biri olarak anılan Nazım Hikmet'in, kovuşturmalar, davalar, tartışmalar, baskılar, sevdalar, ayrılıklar, özlemler, dayanılmaz acılarla dolu yaşamöyküsü...Üretim araçlarının ortak olması, kimsenin kimseyi sömürmemesini, sınıfsız toplumlarda, ırk, soy, din, dil, ulus, aile ayrımı gözetilmeden bütün insanların eşit tutulmasını, herkesin birlikte çalışıp birlikte üretmesini, herkesin gereksinimlerinin karşılanmasını, herkesin özgür olmasını, her türlü baskıcı gücün ortadan kalkmasını isteyen bir şairin yaşamöyküsü...Nazım Hikmet'le yirmi yıl baba oğul gibi yaşamış, daha sonra ise bütün şiirlerini, yazıların, mektuplarını yayımlamış olmanın verdiği bir duyarlıkla, kişiliğinin bütün özelliklerini derinliğine kavramış olan Memet Fuat'ın yazdığı bir yaşamöyküsü...
Nazım Hikmet’in üvey oğlu Memet Fuat tarafından belgelere dayalı hazırlanan eser, roman tarzında kaleme alınmış. Çocukluğundan ölümüne ve defnindeki birtakım olaylara kadar gerçeğin Nazım aleyhindeki sır perdesini kaldırmaya çalışmış Memet Fuat. Karısı (yazarın annesi, Nazım’ın ikinci eşi) Piraye’nin tanıklığı (olaylardaki rolü ve Nazım’la mektuplaşmaları yoluyla), Nazım’ın romantik dünyasını gözler önüne sermekte. Siyasi düşüncelerinin bugüne değin yanlış anlaşılmış / aktarılımış taraflarına da göndermelerde bulunularak dönemin bazı Komünist-Faşist tartışmalarına, ağırlık ekseni Peyami Safa ile olmak üzre açıklık getirilmiştir. Anadolu’da başlayan Milli Mücadele’de görev almak için Ankara’ya gelişinden (İstanbul’dan), aktif bir rol edinemeyince henüz Komünizm amacı olmadan bir entrikayla Rusya’ya kaçışına ve orada ilk Komünist felsefesini edindikten sonra döndüğü yurdunda çoğunluğunu şiirleri aracılığıyla ortaya koyduğu siyasi mücadelesine geniş ölçüde yer ayrılmış. İnsan yanı, zaafları, kadın tutkusu, cezaevi hayatını dayısının kızı ve ressam Nurullah Berk’in eşini tanıyıncaya kadar umursamayan Nazım, bir portre metoduyla anlatılmakta. Kitabın okunmaya en çok değer tarafı, Rusya’ya kaçmak zorunda kalışının ve Stalin’e dair sözlerinin psikolojik temelini vermesi. Her ayrıntıyı objektif verilerle sunmaya çalışan Fuat’ın anlam veremediğim tek kapalı anlatımı Hüseyin Üzmez’in adını vermekten kaçınmasında. Nazım’ın cezaevinden çıkması için gerekli sosyal zemini hazırlanması gerekmiş, Demokrat Parti iktidarında birtakım dini olaylar görülmüştür. Bunlardan olarak Malatya’da Vatan gazetesi başyazarı, milli tahrikçi Ahmet Emin Yalman’ı dönemin Başbakanı Adnan Menderes’in gözleri önünde vuran kişiyi bir lise öğrencisi, diyerek geçiştirir. Ve zorunlu bir tarafgirlik içinde bir de sıfat bulur. Olay bugün, siyasi mekanizmanın çeşitli kademelerinde görev almış altmışını aşmış bir hukukçu, yazar tarafından işlenmiş ve kendi kaleminden müteaddid defalar kitaplaştırılmış olduğuna göre, neden failin adını saklama ihtiyacı duymuştur?
sevgi dolu ve sadece sevgiyle yaşayan bir insanı gerçekten insan gibi bir insanı tanımanızı çok isterdim.hangi siyasi görüşte olursanız olun,bu kadar dolu bir insanı muhakkak okumanızı ve onu tanımanızı dilerim.
Nazım Hikmet’in vatandaşlığının iade edilmesinin söz konusu olduğu bu günlerde, şairi bu kadar iyi anlatan bir biyografinin çıkması beni gayet sevindirdi.Şairin eski eşi Piraye’nin oğlu olan, Nazım Hikmet ile birlikte yaklaşık 20 yıl baba-oğul gibi yaşamış olan Memet Fuat’ın yazdığı bu kitap, Nazım’ı en iyi tanıtan, şiirlerini yaşamını en iyi şekilde tanıtan kitaptır bence.Siyasal görüşü her ne şekilde olursa olsun her okuyucunun, her şiir severin ,kısacası istisnasız herkesin okuması gerekir bu kitabı. Nazımı tanımadan hakkında laf söyleyenlere ise şiddetle tavsiye olunur.
Kitap Yorumları - (4 Yorum)
nazım uzerıne geniş bir çalışma olmuş
Nazım Hikmet’in üvey oğlu Memet Fuat tarafından belgelere dayalı hazırlanan eser, roman tarzında kaleme alınmış. Çocukluğundan ölümüne ve defnindeki birtakım olaylara kadar gerçeğin Nazım aleyhindeki sır perdesini kaldırmaya çalışmış Memet Fuat. Karısı (yazarın annesi, Nazım’ın ikinci eşi) Piraye’nin tanıklığı (olaylardaki rolü ve Nazım’la mektuplaşmaları yoluyla), Nazım’ın romantik dünyasını gözler önüne sermekte. Siyasi düşüncelerinin bugüne değin yanlış anlaşılmış / aktarılımış taraflarına da göndermelerde bulunularak dönemin bazı Komünist-Faşist tartışmalarına, ağırlık ekseni Peyami Safa ile olmak üzre açıklık getirilmiştir. Anadolu’da başlayan Milli Mücadele’de görev almak için Ankara’ya gelişinden (İstanbul’dan), aktif bir rol edinemeyince henüz Komünizm amacı olmadan bir entrikayla Rusya’ya kaçışına ve orada ilk Komünist felsefesini edindikten sonra döndüğü yurdunda çoğunluğunu şiirleri aracılığıyla ortaya koyduğu siyasi mücadelesine geniş ölçüde yer ayrılmış. İnsan yanı, zaafları, kadın tutkusu, cezaevi hayatını dayısının kızı ve ressam Nurullah Berk’in eşini tanıyıncaya kadar umursamayan Nazım, bir portre metoduyla anlatılmakta. Kitabın okunmaya en çok değer tarafı, Rusya’ya kaçmak zorunda kalışının ve Stalin’e dair sözlerinin psikolojik temelini vermesi. Her ayrıntıyı objektif verilerle sunmaya çalışan Fuat’ın anlam veremediğim tek kapalı anlatımı Hüseyin Üzmez’in adını vermekten kaçınmasında. Nazım’ın cezaevinden çıkması için gerekli sosyal zemini hazırlanması gerekmiş, Demokrat Parti iktidarında birtakım dini olaylar görülmüştür. Bunlardan olarak Malatya’da Vatan gazetesi başyazarı, milli tahrikçi Ahmet Emin Yalman’ı dönemin Başbakanı Adnan Menderes’in gözleri önünde vuran kişiyi bir lise öğrencisi, diyerek geçiştirir. Ve zorunlu bir tarafgirlik içinde bir de sıfat bulur. Olay bugün, siyasi mekanizmanın çeşitli kademelerinde görev almış altmışını aşmış bir hukukçu, yazar tarafından işlenmiş ve kendi kaleminden müteaddid defalar kitaplaştırılmış olduğuna göre, neden failin adını saklama ihtiyacı duymuştur?
sevgi dolu ve sadece sevgiyle yaşayan bir insanı gerçekten insan gibi bir insanı tanımanızı çok isterdim.hangi siyasi görüşte olursanız olun,bu kadar dolu bir insanı muhakkak okumanızı ve onu tanımanızı dilerim.
Nazım Hikmet’in vatandaşlığının iade edilmesinin söz konusu olduğu bu günlerde, şairi bu kadar iyi anlatan bir biyografinin çıkması beni gayet sevindirdi.Şairin eski eşi Piraye’nin oğlu olan, Nazım Hikmet ile birlikte yaklaşık 20 yıl baba-oğul gibi yaşamış olan Memet Fuat’ın yazdığı bu kitap, Nazım’ı en iyi tanıtan, şiirlerini yaşamını en iyi şekilde tanıtan kitaptır bence.Siyasal görüşü her ne şekilde olursa olsun her okuyucunun, her şiir severin ,kısacası istisnasız herkesin okuması gerekir bu kitabı. Nazımı tanımadan hakkında laf söyleyenlere ise şiddetle tavsiye olunur.
Benzer Kitaplar
Charles Baudelaire
Langston Hughes
Ölene Kadar
Nerede Eski Eşkiyalar
Lübnanlı Corci Şahin Atiyye ve Şiirleri
Fikirleri ve Mücadelesiyle
Klasik ve Çağdaş Dönem Fıkıh Metinleri
Dişi Aslanın İtirafı
Kısmetse Olur
Konuşan Kadınlar
Kıyamet Meleği 19
Yani…
Arka Pencere Kısa Dalga Podcast Metinleri
Öyle ya da Böyle “Bir Şekilde Hayattayız”
Gayatri C. Spivak ile Söyleşiler Yapısöküm Postkolonyalizm Madunluk