Midhat Paşa’nın Hatıraları-Yıldız Mahkemesi Ve Taif Zindanı 2.cilt
Derleyici: Osman Selim Kocahanoğlu
Yayın Tarihi: 01.10.1997
ISBN: 9789754100310
Dil: TÜRKÇE
Sayfa Sayısı: 456
Cilt Tipi: Karton Kapak
Kağıt Cinsi: 3. Hm. Kağıt
Boyut: 13.5 x 19.5 cm
Diger Ozellik: SB Fotoğraflı
Tanıtım Bülteni
Yıldız Mahkemesi Türk tarihinin ilk özel ve siyasi mahkemesidir. Bu mahkeme ile Abdülhamid, saltanatı için en büyük tehlike gördüğü Midhat Paşa'yı halk nazarında lekeleyip mahvetmek istemiş ve bunu da başarmıştır.Abdülaziz'in katli bahanesiyle kurulan Yıldız Mahkemesi, işlenmiş bir cinayeti ortaya çıkarmamış, bizzat kendisi bir cinayet işlemiştir. Midhat Paşa mahkeme reisi Hristofidi Efendiye aynen şunları söyler:"-Bu iddianamenin iki yeri doğrudur; biri başındaki besmelesi diğiri sonundaki tarihi..."Altmışiki yıllık ömrünün kırk yılını devlete adamış Midhat Paşa da, saltanat, hilafet ve hükümet gücü karşısında çaresiz kalmıştır. Midhat Paşa'nın Abdülhamid'e cevabı şu olur:"-Mahkeme-i Kübrâ'da Arnavut tüfenkçileri yoktur. Abdülhamid de bizim gibi çıplak gelecektir. Hesabımız orada görülür..."Bu kitapta Abdülhamid-Mithad Paşa hesaplaşmasının iç yüzü, menfilerin Taif Kalesindeki sürgün günleri ile Midhat Paşa'nın kimlere nasıl boğdurulduğu ve son günlerini Kur'anı hıfzetmekle geçiren bir Osmanlı sadrazamının hazin sonunu okuyacaksınız.
Bu kitap o dönem Yıldız Mahkemeleri’nin en önemli arşiv eseridir.Kağıdı eski olsa da Tarih ile ilgilenen herkesin kitaplığında bulunması gereken bir eserdir.
kitap Mithat Paşa’nın sultan II. Abdülhamid ile hesaplaşmasının iç yüzünü bizlere göstermektedir. Mithat Paşa’nın yargılanması ve bu yargılanma karşısında kendini savunması kitabın ana konusu oluşturmaktadır. keyfi tutumlar sonucunda boğdurulan Mithat Paşa’nın hazin sonunu görmek isteyenlerin okuması gereken bir kitaptır…..
Mithat Paşa 1876 yılında Osmanlı’nın ilk anayasasını hazırlayan kişiydi. Öyleki bu gün kullandığımız anayasa bile, cumhuriyet döneminde ilave edilenler dışında büyük ölçüde Mithat Paşa’nın hazırlamış olduğu anayasadan kalan izler taşır.Mithat Paşa 40 yıl boyunca devlet hizmetinde çalışmış, kritik yerlerde valilik yapmıştı. Özellikle Irak ve Bulgaristan valiliği döneminde bölgenin kalkınması hususunda çok başarılı hizmetler vermişti.Devlet örgütünde çok itibar gören biri olmakla birlikte, uluslarası etkinliği olan yüksek dereceli bir masondu da.Abdülhamit’i destekleyenler Mithat Paşa’yı sevmezler. Bu adeta ezbere bir saf tutuştur. Çoğu kez onu tamımadan tanımlamaya çalışırlar. İyi bir bürokrattı ama kötü bir sadrazamdı derler. Oysaki Mithat Paşa’nın 40 yıllık devlet hizmeti süresince sadrazamlık yaptığı süre biri 3 ay, diğeri 2.5 ay olmak üzere toplam 5.5 aylıktır. İyi bir sadrazam olmadığını bu kısıtlı süre içinde anlayabilmek ne büyük marifet!Sultan Abdülaziz, Mithat Paşa’nın hazırladığı anayasayı ilan etmeyi kabul etmez, bu da Mithat Paşa’nın önderliğindeki ordu ve bürokrasi tarafından tahttan indirilmesine neden olur. Arkasından Veliaht 5. Murat tahta çıkar. Sultan Abdülaziz ise tahttan indirildiğinin 5. günü intihar eder. Tahtta bulunan 5. Murat ise cinnet geçirir ve henüz 3 aylık padişahken, akli dengesinin yerinde olmadığına dair verilen doktor raporu ile tahttan indirilerek yerine Abdülhamit tahta geçer.Abdülhamit anayasayı ilan eder ama, o sırada 93 harbi diye bilinen Osmanlı Rus savaşının başlaması üzerine Anayasayı yürürlükten kaldırır.Aradan 5 yıl geçer. Gazeteci Ahmet Mithat Efendinin bir makalesi aniden ortalığı karıştırır. Bu makaleye göre Abdülaziz aslında intihar etmemiş, Mithat Paşa’nın emri ile öldürülmüştür. Bu sırada Mithat Paşa İzmir valisidir. Aynı gece evi 3 tabur askerle basılır. Mithat Paşa arka sokakta bulduğu bir boşluktan kaçarak Fransız Konsolosluğuna sığınır. Fransız Konsolosluğu da idam edilmemek şartıyla Mithat Paşa’yı teslim eder ve meşhur Yıldız Mahkemesi başlar.Hakim, Mithat Paşa’ya savcı tarafından hazırlanan iddianeme hakkında ne düşündüğünü sorar. Mithat Paşanın cevabı ise; bu iddianemenin 2 yeri doğrudur der. Biri başındaki besmelesi, diğeri de sonundaki tarihidir, der. Mahkeme üç gün içinde tamamlanır ve Mithat Paşa ile birlikte 11 kişi suçlu bulunarak idama mahkum edilir. Ancak idam edilmeyeceklerine dair başta verilen taahhüt gereği Taif zındanına gönderilirler. Burada 3 yıl kadar mahkum kaldıktan sonra bir gece yarısı gelen askerler tarafından boğularak öldürülerler.Abdülaziz’in hal’line fetva verdiği gerekçesiyle şeyhülislam Hayrullah Efendi de mahkumlar arasındadır, fakat o öldürülmez ama bütün olan bitene şahit olur, yazdığı mektuplarla konu hakkında bilgi verir. Bu mektuplar da kitapta mevcuttur.
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Bu kitap o dönem Yıldız Mahkemeleri’nin en önemli arşiv eseridir.Kağıdı eski olsa da Tarih ile ilgilenen herkesin kitaplığında bulunması gereken bir eserdir.
kitap Mithat Paşa’nın sultan II. Abdülhamid ile hesaplaşmasının iç yüzünü bizlere göstermektedir. Mithat Paşa’nın yargılanması ve bu yargılanma karşısında kendini savunması kitabın ana konusu oluşturmaktadır. keyfi tutumlar sonucunda boğdurulan Mithat Paşa’nın hazin sonunu görmek isteyenlerin okuması gereken bir kitaptır…..
Mithat Paşa 1876 yılında Osmanlı’nın ilk anayasasını hazırlayan kişiydi. Öyleki bu gün kullandığımız anayasa bile, cumhuriyet döneminde ilave edilenler dışında büyük ölçüde Mithat Paşa’nın hazırlamış olduğu anayasadan kalan izler taşır.Mithat Paşa 40 yıl boyunca devlet hizmetinde çalışmış, kritik yerlerde valilik yapmıştı. Özellikle Irak ve Bulgaristan valiliği döneminde bölgenin kalkınması hususunda çok başarılı hizmetler vermişti.Devlet örgütünde çok itibar gören biri olmakla birlikte, uluslarası etkinliği olan yüksek dereceli bir masondu da.Abdülhamit’i destekleyenler Mithat Paşa’yı sevmezler. Bu adeta ezbere bir saf tutuştur. Çoğu kez onu tamımadan tanımlamaya çalışırlar. İyi bir bürokrattı ama kötü bir sadrazamdı derler. Oysaki Mithat Paşa’nın 40 yıllık devlet hizmeti süresince sadrazamlık yaptığı süre biri 3 ay, diğeri 2.5 ay olmak üzere toplam 5.5 aylıktır. İyi bir sadrazam olmadığını bu kısıtlı süre içinde anlayabilmek ne büyük marifet!Sultan Abdülaziz, Mithat Paşa’nın hazırladığı anayasayı ilan etmeyi kabul etmez, bu da Mithat Paşa’nın önderliğindeki ordu ve bürokrasi tarafından tahttan indirilmesine neden olur. Arkasından Veliaht 5. Murat tahta çıkar. Sultan Abdülaziz ise tahttan indirildiğinin 5. günü intihar eder. Tahtta bulunan 5. Murat ise cinnet geçirir ve henüz 3 aylık padişahken, akli dengesinin yerinde olmadığına dair verilen doktor raporu ile tahttan indirilerek yerine Abdülhamit tahta geçer.Abdülhamit anayasayı ilan eder ama, o sırada 93 harbi diye bilinen Osmanlı Rus savaşının başlaması üzerine Anayasayı yürürlükten kaldırır.Aradan 5 yıl geçer. Gazeteci Ahmet Mithat Efendinin bir makalesi aniden ortalığı karıştırır. Bu makaleye göre Abdülaziz aslında intihar etmemiş, Mithat Paşa’nın emri ile öldürülmüştür. Bu sırada Mithat Paşa İzmir valisidir. Aynı gece evi 3 tabur askerle basılır. Mithat Paşa arka sokakta bulduğu bir boşluktan kaçarak Fransız Konsolosluğuna sığınır. Fransız Konsolosluğu da idam edilmemek şartıyla Mithat Paşa’yı teslim eder ve meşhur Yıldız Mahkemesi başlar.Hakim, Mithat Paşa’ya savcı tarafından hazırlanan iddianeme hakkında ne düşündüğünü sorar. Mithat Paşanın cevabı ise; bu iddianemenin 2 yeri doğrudur der. Biri başındaki besmelesi, diğeri de sonundaki tarihidir, der. Mahkeme üç gün içinde tamamlanır ve Mithat Paşa ile birlikte 11 kişi suçlu bulunarak idama mahkum edilir. Ancak idam edilmeyeceklerine dair başta verilen taahhüt gereği Taif zındanına gönderilirler. Burada 3 yıl kadar mahkum kaldıktan sonra bir gece yarısı gelen askerler tarafından boğularak öldürülerler.Abdülaziz’in hal’line fetva verdiği gerekçesiyle şeyhülislam Hayrullah Efendi de mahkumlar arasındadır, fakat o öldürülmez ama bütün olan bitene şahit olur, yazdığı mektuplarla konu hakkında bilgi verir. Bu mektuplar da kitapta mevcuttur.