Telif Bildirimi ve Kitap Kaldırma İstekleri İçin
Linç

Kategori: Edebiyat Yazar: Kerim Korcan Yayınevi: Babil Yayınları-istanbul

Linç

  • Yayın Tarihi: 07.06.2005
  • ISBN: 9789756207246
  • Dil: TÜRKÇE
  • Sayfa Sayısı: 160
  • Cilt Tipi: Karton Kapak
  • Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
  • Boyut: 13.5 x 21 cm
Tanıtım Bülteni
Gene de mahpushane ağasız kalmadı. Bayraklılı Feti, azgın kurt gibi çıkıverdi ortaya. Bu da bir ağaydı. Hem de benzeri az bulunur cinsinden.Upuzun boy, kaytan bıyık, bıçkın bir delikanlı idi. Epeyi de parası vardı idarede. Bilek, yürek, para, bu üç şey bir arada her kula nasip değildi...Feti geçince arkasından gardiyanlar fısıltıyla söyleşiyorlardı: "İşte Bayraklılı Feti Bey...Helal olsun, beş bin kaat para var idarede..." Kitaplı ağaydı Feti, daima yanında okuyacak bir şeyleri bulunurdu. Neşesi yerinde ise arkadaşlarına Karakurt'un "Allahaısmarladık" romanını okurdu. Günler geçip yavaş yavaş eski ağaların namı silindiğinden, Feti Bey'in tutunması pek de zor olmadı. Kan dökmesine hiç de lüzum kalmadan on beş sene hapis yattığını ileri sürerek atılıvermişti orta yere. Sağı ve solu emniyetteydi. Yan bakan çıkmazdı pek... Mangal yürekli Trabzonlu Hasan Çağlar, Kastamonulu İbrahim Çavuş ona dahil oldular. Bu adamlara Feti Bey bir kere, "Vurun!" Demesin, hedef manda olsa işi tamamdır...Böylece Feti Bey, kisa zamanda, mahpushaneyi hükmü altına aldı. Tek tük direnen çıktıysa da çürük yumurta gibi kısa zamanda eziliverdi. Feti Bey, piyadece gezen azgın bir çete gibi, hareket halindeydi. Bir taraftan Malatyalı Ali Sırma'nın bıyığını yakalayıp, "Burada kabadayılık yok ulan! Sen daha anlayamadın mı?" diyerek dudağıyla birlikte yolarken, başka birini de bıçak taşıdı diye tokatlıyordu.Arabın kendisine olan hayranlığını Feti Bey sezmekte gecikmedi. Çevresine karşı, çakmak taşı gibi sert, ateş alır gibi çabuk bir kavrayışı vardı. Arabı kazanmakla, istediği anda, istediği yere, kara tabanca kurşunu gibi atabileceği bir adam elde etmiş oluyordu. İbrahim ve Hasan Çağlar'da vardı peşinde ama onlar Feti Bey'in gizli silahıydı. Onları çetin bir meydan savaşı için saklıyor, olur olmaz şeylere koşturmuyordu.
Kitap Adı Format Boyut Bağlantı
Linç PDF 6.64 MB İndir
Linç EPUB 7.42 MB İndir
Linç MOBİ 5.86 MB İndir
Linç ODF 6.25 MB İndir
Linç DJVU 7.81 MB İndir
Linç RAR 5.08 MB İndir
Linç ZIP 4.69 MB İndir

Sponsorlu Kitaplar

Satıcı Kitap Adı Bağlantı
BKM Kitap Sessizlik Artık Sensizlik Satın Al
Kitapyurdu Yüreğin Yorgunluk Görmesin Satın Al

Kitap Yorumları - (4 Yorum)


Nazım Hikmet’in Bir Şiir’i varSen yanmasan, ben yanmasam,nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa.kitabın kahramanı Arap kadir Baskıcı,ezici,sindirici,ikiyüzlü,hapishane idaresi düzenine karşı çıkıyor.Çürümüşlüğü ve kokuşmuşluğu sorguluyor ve aslan gibi üstüne üstüne yürüyor.Tüm sorumluluğunun bilincinde olarak.Satılmış kendini satan insan müsvetteleri tarafından delik deşik edilerek kahpece öldürülüyor Arap Kadir.Ama ölsede yiğitce mağrur duruyor onurlu yüce insan.Arap Kadiri Yaşamımıza örnek almalıyız. Onun gibi namussuz düzenine,rezile,kokuşmuşa,insanı ve insanlığı sömürüp yaşamı çirkinleştirenlere karşı dik durmalıyız. Ruhun şad olsun onurlu yüce insan Arap kadir.


Linç’i okuyun, gerçekliğin, süssüzlüğün, yalınlığın tadına varın


Bu “suçlamalardan” da sonunda aklanan Kerim Korcan, 1962’de Milliyet gazetesinin “Bir Memleket Gerçeği” konulu yarışmasında “Köşe” adlı röportajıyla ikinciliği kazandı. “Linç” adlı romanı 1970’de filme alındı, ardından oyun haline getirildi. ‘Linç’ filmi 70’li yılların en önemli filmlerinden biriydi. Kerim Korcan’ın romanından uyarlanan filmde cezaevindeki mahkûmlar arasında yaşanan iktidar savaşı anlatılıyordu. Linç Filmi1970 yılında Ali Yaver – En İyi Görüntü Yönetmeni, Bilge Olgaç – En İyi Yönetmen, En İyi 3. Film, En İyi Stüdyo Çalışması ödüllerini aldı. 1976 yılında Tatar Ramazan adlı öykü kitabı tiyatroya uyarlandı.


Başarılı bir roman olduğunu söyleyemeyeceğim.Kitap durmadan kendini tekrarlıyor.Orta sayfalar bomboş.Anlatılmak istenenin de tam olarak ne olduğu net değil.Roman, hapishane hayatı üzerine yazılmış bir belgesel niteliği taşımasına rağmen pek sıkıcı ve gereksiz bölümlerle dolu.Başkahraman olarak Arap Kadir çizilmişse de, kitapta bu karakter pek sıradan kalmış.Yazar daha çok hapishane müdürünü ve gardiyanları anlatmış.Sadece iki üç sayfada Arap Kadir tipini, sıkıştırılmış iki üç sayfayla anlamamızı, tanımamızı ummuş bizden yazar.Oysa kitapta ruhunun derinliklerine inilecek tip, hapishane müdürü değil, Arap Kadir’dir bence.Çünkü hapishane ortamı denince ilk akla gelen, yakınlarından ayrı, dört duvar arasında bunalımlar geçirmelerine rağmen içlerinde hala bir umut ışıltısı taşıyan, yüreği içerde aklı dışarıda olan zavallı mahkumlar gelir.Korcan’ın bu hatası hoş görülecek cinsten değil.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

*

*