Kapıları Açmak

Kategori: Edebiyat Yazar: Mustafa Kutlu Yayınevi: Dergah Yayınları

Kapıları Açmak

  • Yayın Tarihi: 01.10.2013
  • ISBN: 9789759953355
  • Dil: TÜRKÇE
  • Sayfa Sayısı: 182
  • Cilt Tipi: Karton Kapak
  • Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
  • Boyut: 13.5 x 19.5 cm
Tanıtım Bülteni
Yağmur ince ince yağıyor.Saatlerdir yağıyor.Bir şehirlerarası otobüs gecenin ıslak karanlığını yara yara gidiyor.Saatlerdir gidiyor.Ses yok.Sanki hemen herkes uyuyor.Arada hafif horultular, alçak sesle konuşanların mırıltıları.Sürücü kasetçalardaki arabesk parçanın sesini iyicene kısmış, belki de sadece kendisi işitiyor. Bir de yanındaki koltuğa yığılmış, başı önüne düşmüş genç irisi muavin.Sürücü sigaranın birini söndürüp, ötekini yakıyor.Yol tenha, gözler uykusuzuktan kızarmış...
Kitap AdıFormatBoyutBağlantı
Kapıları AçmakPDF7.55 MB İndir
Kapıları AçmakEPUB8.44 MB İndir
Kapıları AçmakMOBİ6.67 MB İndir
Kapıları AçmakODF7.11 MB İndir
Kapıları AçmakDJVU8.89 MB İndir
Kapıları AçmakRAR5.78 MB İndir
Kapıları AçmakZIP5.33 MB İndir

Sponsorlu Kitaplar

SatıcıKitap AdıBağlantı
BKM KitapSessizlik Artık SensizlikSatın Al
KitapyurduYüreğin Yorgunluk GörmesinSatın Al

Kitap Yorumları - (5 Yorum)


Kutlu’nun mevzulu kasabalarından İstanbul’a uzanan bir uzun hikaye yine.
Kasaba Ege’de zannediyorum. Bir başına bırakılmış. Seçimden seçime hatırlayan politikacılar dışında ziyaretçisi yok, bir vakte kadar. Yatırımcılar bölgeyi keşfedince tarlalar bir bir satılıyor, oteller bir bir belirmeye başlıyor. Şehirlinin parasına akıl erdiremiyor kasabalılar, bunca parayı nasıl kazanmışlar, nasıl gözleri kapalı alıveriyorlar ne varsa? Kasaba bir tatil beldesine nasıl dönüşüveriyor, kasabalıların tepkisi ne oluyor, Kutlu’yu sevmek için bu bölümü okumak yeterli.
Zehra’nın büyük şehri, barlarda geçen yılları bırakıp kasabaya dönmeye karar vermesiyle başlıyor olay. Gül var, Zehra’nın arkadaşı. Dönmemesini söylüyor, idare ediyorlar bir şekilde. Zehra dayanamıyor artık, ne olursa olsun dönecek, yüzleşecek. Sıkıntı büyük, ne olduğunu bilmiyoruz, meraklanıyoruz. Namus belası gerçi, o belli. Kemal’i tanıyoruz; müsrif evlat, keyif erbabı. Ahmet, Zehra’nın ağabeyi. Cihan, içine kapanık bir genç. Zehra’yla evlenecekti, olmadı. Sonra kasabanın dönüşümü, sonra Ahmet’in kardeşi Zehra’yı Kemal’e peşkeş çekmesi. Sözde ortak olacaklar, Kemal parayı basacak da Ahmet için otel yapacak. Kızı kaçırmadan bir gün öncesinde Cihan’la konuşuyor Zehra, yazık olacağını söylüyor. Seviyorlar birbirlerini ama Cihan içine kapanık, sinik biri. O sıralarda elde avuçta bir şey de yok. Sonuçta Kemal Zehra’yı İstanbul’a kaçırıyor, orada kadınlara, kumara takılıyor falan. Bir hesaplaşma olayı yüzünden yurt dışına kaçıyor, Zehra Gül’le kalıyor bir süre. Süs bebeği yapmayı öğreniyor, memlekete dönüp Ahmet’ten sopa yiyince bu bebeklerden yapıp satarak kendine bakıyor. Ahmet suçunun farkında ama kabullenemiyor bir türlü hatasını. Sonra Kemal kasabaya dönüyor derken curcuna. Acılı tatlılı Kutlu hikâyesi işte, mis.
Ben Kutlu’nun anlatımını çok seviyorum, hikâyelerin doğallığı bu yalın anlatımdan geliyor. Alengirli olaylar yok, alengirli bir anlatım yok. Yaşam aslında nasılsa öyle. Basit. Kasabayı anlatırken ayrıntıya girdiğinde bir Ahmet Midhat olmadığını, bu yüzden anlattığı şeyi daha fazla anlatmayacağını söyleyen bir anlatıcı/yazar var, iç içe geçmiş bu ikisi.
Kasabanın tarihini anlatırken araya incileri sıkıştırıveriyor Kutlu: “Cumhuriyet tarihimizin en şanlı mücadelesi verem ile sıtmaya karşı verilmiştir.” (s. 26) Nazım Hikmet geldi aklıma.
“Vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan,
Vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın,”
Gider böyle. Bir adet de kaypak politikacı var romanda, eğlenerek okuyacaksınız onun olduğu bölümleri.
Anadolu’nun trajedisi de sıcak oluyor, çekiveriyor insanı. Hele Kutlu anlatmışsa. Belki yazarın en sevdiğim metinlerinden değil ama sırf o hikâyeci dedeyi dinlemek için bile okunur, kendi sesi var bu metinlerin.


Sevdiğine kavuşamamış iki sevenin anlatıldığı bir Mustafa Kutlu kitabı.


güzel bir kitap daha tavsiye ederim


Mustafa Kutlu eserleriyle hayat kosturmasina kısa bir mola… Severek okudum…


Kutlu okumak en büyük zevklerimden

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

*

*