İçimdeki Kaktüs

Kategori: Diğer Yazar: Zeynep Albaraz Gençer Yayınevi: Tara Kitap

İçimdeki Kaktüs

    Tanıtım Bülteni
    Elinizdeki kitap bir iç dökme, sessiz bir ortaklık, bir farkındalık, bir kendine hoşgeldin kitabıdır. Kendinize giden yolda, yol arkadaşınızdır.Bu kitap size alışılagelmiş motivasyon klişelerini vaadetmez ; bu kitap size bazen keskin taşlı yollardan geçmenin, ötekileştirilmenin, belirsizlik fobisinin de ileride size birer şükür kapısı olacağını söyler.Hepimiz insanız der; korkularımız, gülüşlerimiz, hüzünlerimiz var. Ama hiçbirimiz bize dayatılan her koşulda doğruyu yapan, her ortamda kabul gören ‘’harikulade insan’’ olmak zorunda değiliz.Kelimelerin uçuş uçuş dansettiği satırları okurken bazen kendinize dalıp gidebilirsiniz. Özgürleşmenin sadeliğini, kendine seslenmenin dinginliğini yaşayabilirsiniz.Bazen keskin bir çığlık atmak isteyebilir, çoğu zaman ‘işte ben bunu yaşamıştım’ diyebilir, dert ortağınızı bulmuş gibi sevinebilirsiniz.Bu kitabı okurken omuzunuzda bir el hissi duyacaksınız. Sadece ‘var olduğun için değerlisin’ hissi.
    Kitap AdıFormatBoyutBağlantı
    İçimdeki KaktüsPDF6.23 MB İndir
    İçimdeki KaktüsEPUB6.96 MB İndir
    İçimdeki KaktüsMOBİ5.49 MB İndir
    İçimdeki KaktüsODF5.86 MB İndir
    İçimdeki KaktüsDJVU7.32 MB İndir
    İçimdeki KaktüsRAR4.76 MB İndir
    İçimdeki KaktüsZIP4.39 MB İndir

    Sponsorlu Kitaplar

    SatıcıKitap AdıBağlantı
    BKM KitapSessizlik Artık SensizlikSatın Al
    KitapyurduYüreğin Yorgunluk GörmesinSatın Al

    Kitap Yorumları - (2 Yorum)


    Yazar samimiyetle içini dökmüş. Bazen arıyor, bazen buluyor, bazen belki biraz yanılıyor (modern bilim ve aşk ile ilgili kısımlar!) ama samimiyetinden ve bu samimiyetin getirdiği cesaretinden hiç ödün vermiyor. Hayatla dolu, gülmek için hep bir bahane bulan ama bir yandan da içindeki cam kırıklıklarını paylaşmak isteyen bir insanın iç dünyasına misafir olmak için güzel bir fırsat. Aynı zamanda derin bir muhalefet var bu satırlarda. Dünyanın kötülüklerine, sistemin bayağılıklarına, iş dünyasının dalaverelerine, insanların acizliklerine, hatta bazen de kendi kendisine karşı. Belli ki hep çocuk kalacak kadar dürüst bir insanın “içimdeki kaktüs” olarak adlandırdığı yaraları söyletmiş ona. Hem bir insan olarak gönül nazarıyla bakmaya çalıştığı hem de bulduğu yerde insana dair ne varsa yok eden, alabildiğine kapitalist, alabildiğine samimiyetsiz bir dünyada bozulmamış ve hiç bozulmayacak olanı samimiyetle arayan, araftaki sözler.


    “Otobüste arka kapıyı açar mısınız” diye bağırıp da duyulmadığın o an gibi özgüvensizliklerim var, kimseye anlatamadığım.
    Limonun çekirdeğini salataya düşürmeyenlerden olamadım belki ama, köpüğü az olan kahveyi hep kendime aldım.”

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    *

    *

    *