Hep O Şarkı Bütün Eserleri 9

Kategori: Çocuk Kitapları Yazar: Yakup Kadri Karaosmanoğlu Yayınevi: Iletişim Yayınları

Hep O Şarkı Bütün Eserleri 9

  • Yayın Tarihi: 20.10.2021
  • ISBN: 9789754705669
  • Dil: TÜRKÇE
  • Sayfa Sayısı: 190
  • Cilt Tipi: Karton Kapak
  • Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
  • Boyut: 13 x 19.5 cm
Tanıtım Bülteni
"Yüksek zümrelerin son zenginlik günleri"... Yazar toplumu ve toplumsal sorunları gözlüyor; önemsediği "Konak"ın son direnişine tanıklık ediyor. Kent yaşamının konutu, konak. Yazlık köşk, yalı gibi konutlarda daha dingin, daha sessiz bir yaşam sürerken konak olaylara, sorunlara sahne oluyor. Nafi Molla Konağı'na gelin giden Münire'nin dramı.
SatıcıKitap AdıBağlantı
TrendyolHep O Şarkı Bütün Eserleri 9Satın Al
KitapyurduHep O Şarkı Bütün Eserleri 9Satın Al
D&RHep O Şarkı Bütün Eserleri 9Satın Al
IdefixHep O Şarkı Bütün Eserleri 9Satın Al
BKM KitapHep O Şarkı Bütün Eserleri 9Satın Al
HepsiburadaHep O Şarkı Bütün Eserleri 9Satın Al
GittigidiyorHep O Şarkı Bütün Eserleri 9Satın Al
N11Hep O Şarkı Bütün Eserleri 9Satın Al
Amazon TürkiyeHep O Şarkı Bütün Eserleri 9Satın Al
Kitap AdıFormatBoyutBağlantı
Hep O Şarkı Bütün Eserleri 9PDF7.89 MB İndir
Hep O Şarkı Bütün Eserleri 9EPUB8.81 MB İndir
Hep O Şarkı Bütün Eserleri 9MOBİ6.96 MB İndir
Hep O Şarkı Bütün Eserleri 9ODF7.42 MB İndir
Hep O Şarkı Bütün Eserleri 9DJVU9.28 MB İndir
Hep O Şarkı Bütün Eserleri 9RAR6.03 MB İndir
Hep O Şarkı Bütün Eserleri 9ZIP5.57 MB İndir

Sponsorlu Kitaplar

SatıcıKitap AdıBağlantı
BKM KitapSessizlik Artık SensizlikSatın Al
KitapyurduYüreğin Yorgunluk GörmesinSatın Al

Kitap Yorumları - (5 Yorum)


Yakup Kadri’nin en başarılı romanı bence bu. Çünkü dramatize edilmiş sahneler yok, acı içinde yüzen karakterler yok… Kitabın adından çıkartılabileceği gibi bunun bir aşk romanı olduğu düşünülebilir, lakin ki öyle değildir. Münire’nin anılarını kaleme almasıyla başlayan kitapta büyük bir aşk, bir savaş, yalılar, mehtap ve dolayısıyla Boğaziçi, ucundan Bektaşi ortamlar vs. var. Münire’nin hayatında yer alan dönemin toplumsal olaylarına bir kadının gözünden bakış.
Yakup Kadri’nin romanlarında kadına baktığımız zaman, mesela Kiralık Konak’a veya Sodom ve Gomore’ye bakalım, devrin olaylarına yaklaşım açısından dışarılaştırılmış, bir figür halinde tutulmuş, roller biçilmiş kadını görürüz. Seniha zevk peşinde koşan bir kız, savaş umrunda değil. Tiksiniyor hatta. Leyla yine ne yaptığını bilmeyen bir şaşkaloz. Emine vardı, o zaten köyü basılınca aklı başına gelen biri. Yani milli meseleler hakkında kadınları pek sallamayan Yakup Kadri’nin bu romanı pek ilginç.
Roman anlatım tekniği açısından da ilginç. Münire, yaşlı bir kadın. Anılarını yazmaya karar veriyor. Romanda karar kılmış, fakat anladığımız kadarıyla ilk denemeleri başarılı olamamış. Çok okumuş, hiç yazmamış bir kadın. Yakup Kadri’nin bir kadını pek de deneyimi olmadığı bir alanda bu şekilde yansıtması bence başarılı. Romanın bitişi de ayrı bir problemli, bilinçli bir tercih. Süper. Roman içinde roman. Ahmet Midhat’tan Pınar Kür’e, Michel Butor’ya kadar örneğine rastlayabiliriz.
Başka romanlara, yazarlara göndermeler mevcut. Romandaki zaman aşağı yukarı 1845-1900 yılları arası.
Boğaziçi Medeniyeti elbette var. 83’te aynalara bir sızlanma var, sanırsın Cahit Sıtkı Tarancı buradaki bir iki cümleden iki dize çıkarmış, o derece benzer.
Toplumsal olaylara bakarsak Yakup Kadri’de sıklıkla rastlayacağımız iki konu var: konak ve savaş. “Moskof muharebesi” yüzünden Münire’nin ailesi fakirleşir, zor duruma düşer. Savaş, Münire için, “soğuk ve açlık” demektir. Yakacak bir çuval kömür bulamadıkları günler olur. Bir kadının gözünden savaş böyledir. Yakup Kadri’nin bu açıdan milli duygularla Münire’yi işlememesi başarılı değil mi?
İkincisi, konak. Konak hayatının bütünleştirici, bir arada tutucu etkisi Tanzimat’tan gelen bir şey. Çok malzeme çıkartıyor belli ki. Reşat Nuri’nin Kızılcık Dalları romanında üç neslin bir arada yaşaması ve evlatlık Gülsüm’ün hayatı üzerinden olaya yaklaşırız, Sergüzeşt’te kölelik vardır, başka romanlarda neler neler vardır. Aşk-ı Memnu, Yaprak Dökümü, kısmen Mai ve Siyah, Eylül, Perili Köşk… Her bir dönemin konağı işleyişi farklı. Kiralık Konak’la artık konaklara el sallar, apartmanların dünyasına geçeriz. Cevdet Bey ve Oğulları için son büyük konak romanı diyebilir miyiz? Ne bileyim. Neyse, konak hayatı işte. Kısaca konakların hüküm sürdüğü İstanbul. Evet, roman böyle. Bence okunmalı.


Yakup kadrinin okuduğum ilk kitabıydı. o kadar samimi, duygusal, hüzünlü… o şarkıyı hep hatırlamak yıllar geçse de sevginin devam ettiği o güzel hissi bilmek… gerçek aşk böyle bişey bence :))


Türk Edebiyatı içinde en sevdiğim her sene tekrar okuduğum muhteşem bir eser. Karakterlerin iç dünyaları, bahsedilen mekanlar ve tabi olay o kadar güzel anlatılmış ki siz de karakterlerin yanında buluveriyorsunuz kendinizi. Heyecanlar, sevişler, hayal kırıklıkları … Tüm o hisleri karakterlerle birlikte ben de yaşadım. Muhteşem.


Okuduğum en içli romanlardan.


Uzun zaman sonra tekrar bi Yakup Kadri romanı okudum. Diğerlerine nazaran kavuşamayan iki insanın hayatını kaleme almış yazar. Karakterlerin iç dünyasını ve dönemin ruh halini çok başarılı anlatmış.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

*

*