Kategori:
Edebiyat
Yazar:
Ali Bektaş
Yayınevi:
La Kitap
Gün Yüzü
Tanıtım Bülteni
Aşk hüznü taşırken dağarcığında, aşkı yaşadığını düşünenler için her şarkı güzel her şiir anlamlı her renk büyülü ve her yol kutsaldır. Umut ve tutkuyla beslenen sevgi, en sıradan anları bile kutsanmış birer şölene çevirebilme gücüne sahiptir yüreklerde. Peki ya sonra? Hayatın can sıkan gerçeklerinin üzerine serilen tozpembe örtüyü aralayıp baktığımızda gün yüzüne çıkanlar rahatsız etmeyecek mi bizleri? Kızılay’a bağlanan tüm sokakları merkeze alarak, Ankara ve Ankara’yı içine alan kadim coğrafyada yaşayan bireylerin içinden geçtiği olaylar manzumesi tatlı ve kekremsi yanlarıyla hayat buluyor sayfalarda. Gökleri üleşen betonlaşmanın hüküm sürdüğü şehirde kardelenlerin, güvercinlerin, uçurtmaların peşine takılanların; bu dünyada yaşanması mümkün olan güzellikleri, iyilikleri, renklilikleri çoğaltmayı dert edinenlerin; maddenin, görselin, tüketimin ölesiye kutsandığı çağa inat; mananın, muhtevanın, paylaşımın yanında saf tutanların yaşam öyküleri yazarımız Ali Bektaş’ın özgün anlatımıyla “Gün Yüzü” romanından sesleniyor okurlarına.
Kitap Yorumları - (4 Yorum)
Muhteşem bir ilk roman. Ali Bektaş umut vadeden bir yazar olduğunu bu kitabıyla kanıtladı. Umut’un hikayesi hepimizden bir parça taşıyor. Ankara’nın ve İstanbul’un kitap içerisinde anlatımı ise okuyucuya ayrı bir keyif yaşatıyor. Yaşasın adil sevdalar. 🙂
Eski güzel günlere özlem duyarak harika bir aşk hikâyesi okumaya başlamışken, roman gittikçe kabuk değiştiriyor ve ülkemizde yaşanan acı olayların izinden bizi de sürüklüyor. Kurgusuna ve diline hayran bıraktığını itiraf edebilirim. Bir edebiyat öğretmeni olarak edebiyatımızın geleceği konusunda yeniden umutlandım. Siz hep yazın Ali Bey, yeni kitapları bekliyoruz sabırsızlıkla.
Daha ilk sayfalarından içine çeken, akıcı dili, kâh gülümsetip kâh hüzünlendiren, aşkın ve dünyanın iki farklı yüzünü çok net tespitlerle anlatan bir roman okudum. Etkisinden uzun süre çıkamayacağım sanırım. Usta kalemden çıkmış bir romanın nasıl ilk roman olduğuna önce şaşırdım, sonra da Oğuz Atay’ın Tutunamayanlar’ı da bir ilk romandı diye hatırladım. Devamını bekliyoruz
Bir solukta okudum ve sürpriz finaliyle dağıldım diyebilirim. Günümüzde hasret kaldığımız aşkları bizlere yeniden hatırlatırken, sosyolojik öğelerle de durup düşünmemizi sağlıyor. Arkadaşımın tavsiyesiyle almıştım, tebrik ediyorum
Benzer Kitaplar
Charles Baudelaire
Langston Hughes
Ölene Kadar
Nerede Eski Eşkiyalar
Lübnanlı Corci Şahin Atiyye ve Şiirleri
Fikirleri ve Mücadelesiyle
Klasik ve Çağdaş Dönem Fıkıh Metinleri
Dişi Aslanın İtirafı
Kısmetse Olur
Konuşan Kadınlar
Kıyamet Meleği 19
Yani…
Arka Pencere Kısa Dalga Podcast Metinleri
Öyle ya da Böyle “Bir Şekilde Hayattayız”
Gayatri C. Spivak ile Söyleşiler Yapısöküm Postkolonyalizm Madunluk