Gümüş Beyazı Karavan

Kategori: Edebiyat Yazar: Elçin Yayınevi: ötüken Neşriyat

Gümüş Beyazı Karavan

  • Yayın Tarihi: 21.07.2006
  • ISBN: 9789754375770
  • Dil: TÜRKÇE
  • Sayfa Sayısı: 166
  • Cilt Tipi: Karton Kapak
  • Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
  • Boyut: 12 x 19.5 cm
Tanıtım Bülteni
-İnsanın şansı yaver gitmeli vesselam!.. Bir bakmışsın o güne kadar birbirini asla tanımayan iki kişi bir kız bir erkek çölün ortasında karşılaşmışlar ve aniden de bu dünyaya zaten birbirlerini bulmak için gelmiş olduklarını anlayıvermişler...(Kasap Ağanecef’in karısı Balacahanım’ın, sokak kapılarının önünde çekirdek çitleyerekten genç kızlara anlattıklarından.)-Benim dileğim de Memmedağa’nın mesut olması işte!..(Bu sözleri de bir akşam Ali Samedullah’a söylemişti, o akşam ki Yadullah’la Fatma’nın düğünüydü ve Aliakper’in klarneti insanın içini kaynatıyordu.)-Benim kısmetim böyleymiş, bari Mesmehanım mesut olabilse!..(Güldeste, Voronej’e giden trenin penceresinden bembeyaz kış gecesini seyrederken böyle düşünmüştü.)
Kitap AdıFormatBoyutBağlantı
Gümüş Beyazı KaravanPDF6.89 MB İndir
Gümüş Beyazı KaravanEPUB7.70 MB İndir
Gümüş Beyazı KaravanMOBİ6.08 MB İndir
Gümüş Beyazı KaravanODF6.48 MB İndir
Gümüş Beyazı KaravanDJVU8.11 MB İndir
Gümüş Beyazı KaravanRAR5.27 MB İndir
Gümüş Beyazı KaravanZIP4.86 MB İndir

Sponsorlu Kitaplar

SatıcıKitap AdıBağlantı
BKM KitapSessizlik Artık SensizlikSatın Al
KitapyurduYüreğin Yorgunluk GörmesinSatın Al

Kitap Yorumları - (5 Yorum)


Bence gayet güzel bir kitap okudum harika arkadaşlar tavsiye ederim.


Elçin’in bu eserini severek bir çırpıda okudum. Tanıdık karakterler. Sade ve güzel bir anlatım. “Yüz yaşında bir ihtiyar varmış. Bir gün bu ihtiyar ormandan bir bağ odun getiriyormuş. Yükü öylesine ağırmış ki neredeyse ihtiyarın belini kıracakmış. Sırtındaki yük ihtiyarı öylesine perişan etmiş ki adam, odunları yere bırakıp Azrail’e seslenmiş, zaten yüz sene yaşamıştı bu yeryüzünde, yeterdi artık, Azrail gelse de canını alsa diye düşünmüş.— Azrail! Ey Azrail!Aniden Azrail ihtiyarın önünde peydahlanmış:— Noldu? Beni ne diye çağırdın?Yüz yaşındaki ihtiyar Azrail’i görünce ölümden korkup şöyle demiş:— Yardım et de şu odunları sırtıma alayım diye çağırdım…” (s. 135)


arkadaş tavsiyesi üzerine alıp okumuştum. ismi ve kapağı da oldukça ilgimi çekmişti. ama beklediğim tadı alamadım malesef..


Azerbaycan edebiyatının önemli isimlerinden birisi olan Elçin’in bir uzun hikayesi Gümüş Beyazı Karavan. 1960’larda Bakü civarında ve Hazar kıyılarında yaşanan sıradışı bir aşkın hikayesi genel manada. Ancak içinde dönemin Azerbaycan’ına ait pek çok sosyal durum da mevcut. Mahalle kültüründen savaş sonrası yıllara kadar bir sürü konuya da değinmiş yazar. Kısa, çabuk okunabilen, güzel bir hikaye.


Güzel bir durum hikayesi örneği. Bu öyküde sanki Aytmatov’un Cemile’si ile Selvi Boylum Al Yazmalım’ını birlikte okuyorsunuz, bu iki şaheserden de izler var sanki bu romanda. Bu Elçin’den okuduğum ilk eser, oldukça da beğendim. Eserden beni cezbeden -biri felsefik, diğeri komik- iki sözü aktarmak isterim:”Haksız yere kan akıtanlar böyleleri işte; kendi mevcudiyetleri delikli kuruş etmez, ama çocukları öksüz, kadınları gözü yaşlı bırakırlar.”Hanım Nine otobana çıkıp Bakü’ye giden otobüslere biniyor, yol üzerinde Bine’de iniyordu. Şoförler otobüsü otobanda durdurup Hanım nineyi alıyordu. Bu kez de karşıdan gelen beyaz karavan yaşlı teyzenin önünde durunca teyze bunun bir otobüs olmadığını görüp önce biraz şaşırdı: “A-a-a… Bu ne biçim bir araba böyle? Buzdolabı mı yoksa?..”En fazla iki nefese okuyacağınız bu güzel romanı sizlere tavsiye ediyorum. Ben Elçin’in diğer eserlerinin peşine düştüm bile!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

*

*