Bilgi Neyi Bilmektir

Kategori: İslam Yazar: Ali Bulaç Yayınevi: Bakış Kitaplığı

Bilgi Neyi Bilmektir

  • Yayın Tarihi: 15.04.2004
  • ISBN: 9789756920176
  • Dil: TÜRKÇE
  • Sayfa Sayısı: 230
  • Cilt Tipi: Karton Kapak
  • Kağıt Cinsi: 3. Hm. Kağıt
  • Boyut: 13.5 x 21 cm
Tanıtım Bülteni
Basitçe insan bilmek ister; çünkü çevresini kuşatan her şey onu hayretler içinde bırakır. Niçin ve nasıl şeylerin ve olayların vuku bulduğu insanın merak konusudur. Fakat sadece bilme isteğini fenomenlerle sınırlı tuttuğunda en üstün bilgiyi ihmal etmiş olur. Pisagor öncesi ve sonrası filozoflar ister hikmet ister felsefe ile olsun, hem varlığın hem insanın anlamını bilmek istiyorlardı. Bu gelenek çeşitli bozulma ve zaaflarla aydınlanmaya kadar sürdü. Bu tarihten sonra insanoğlu sadece fenomenlerin dünyasını bilmekle yetindi. Böylelikle en üst bilgiyi önemli olmaktan çıkardı; ama bu arada kendisi de önemli olmaktan çıktı. Nasıl bilinebileceği sorusu ise, bu kitap boyunca anlatmaya çalıştığımız acıklı hikayenin konusudur.
Kitap AdıFormatBoyutBağlantı
Bilgi Neyi BilmektirPDF9.55 MB İndir
Bilgi Neyi BilmektirEPUB10.67 MB İndir
Bilgi Neyi BilmektirMOBİ8.42 MB İndir
Bilgi Neyi BilmektirODF8.98 MB İndir
Bilgi Neyi BilmektirDJVU11.23 MB İndir
Bilgi Neyi BilmektirRAR7.30 MB İndir
Bilgi Neyi BilmektirZIP6.74 MB İndir

Sponsorlu Kitaplar

SatıcıKitap AdıBağlantı
BKM KitapSessizlik Artık SensizlikSatın Al
KitapyurduYüreğin Yorgunluk GörmesinSatın Al

Kitap Yorumları - (1 Yorum)


Bu kitap, okumuş olduğum çoğu felsefe kitabının bir birleşimi ve islami bir harmanı niteliğinde. Kitapta öne çıkan tartışmalardan birisi de Vahiy-Akıl ikilemininin İslamdaki yeri.Kitabın 4. bölümünde modernizm, hümanizm ve modern bilim saçmalıklarını ortaya konuluyor. Üniversitelerin nasıl modern toplumun tapınakları, öğretmi görevelilerinin, din adamları haline geldiği, küşük esnafı, zanaatkarı yok eden fabrikalar gibi, üniversitelerinde yerel bilimi yok ettiği, tek düze bilim ürettiği, uzmanlaşmanınn gerekli genli görmeyi engellediği. Çok şey bilen ama bilge olmayan insanlara atıfta bulunulmuş.5. bölümde: Bilim ve modernizm nasıl keni içinde bir tasnife gidiyorsa bunun paraleli (hem etken hem edilgen olarak) insan üzerinde de yapılmıştır. İnsan da sosyoloji ve psikoloji gibi bilimlerle önce incelenmiş sonra şekillendirilmiştir. Buna tarih gibi bilimler alet edilmiştir. Nitekim duygulardan, inançtan ve sanattan uzak insanlar yaratılmıştır. ve ne yazık ki din adamları, sanatçılar bu konuda pasifize edilmiştir.6. bölümde akıl ve türevleri başlığı altında, hem batıda hem de islamda aklın tanımları ve yorumlarıyla ilgili toparlayıcı pekçok kaynak bulunuyor. ancak okunarak elde edilebilecek bilgiler içeriyor. Yine batıda aydınlanma çağının etkilerini görürken, İslam dünyasındaki (akıl-nakil) tartışmasına ve aklın kalbden gelişine değinilmiştir.7. bölümde, Akıl ve vicdanın peygamberleri tanımakta onların getirdiklerini anlamakta en büyük yardımcılar olduğu anlatılıyor. (Buraya peygamberlerden binlerce yıl sonra yaşayanların mücizelerden mahrum olması ve belki ancak akıl ve vicdanla bazı devam edegelen mucizelere şehadet etmesi ( akıl kalbin bir çeşidiyse) eklenebilirdi)Şahsımca bu bölümün, İslam dünyasındaki akıl-nakil problemini nihayete erdirece ve düzene oturtacak bir yazı özzelliği var (en azından teoride)Ayrıca Klisenin akıl ve vicdana ne kadar düşman olduğu, İslam dünyasıyla kıyaslarla gösterilmişAkıl ve nakil tartışmasının aydınlığa kavuşturulduğu 8. bölümde aslında benzer bir Din-Bilim çatışmasının avrupada ne kadar yıkıcı olduğu ortaya konulmuş. Ne yazık ki bunun etkilerinin bize de ulaştığı bir gerçek, belki sorulması gereken, alternatifinin ne olduğu, modern bilimin yerine neyi koymalıyız?9. bölümde, Doğayı anlamak ve doğayı değiştirmek arasındaki fark, Modern bilimin yanlış kaynaklardan beslenmesi ve sonucunda ortaya çıkan felaketler, bu Modern Bilimin islamlaştırılmasının sakıncaları (Abdüsselam’a bir cevap) yer alıyor.Yine kitapta enteresan bir dönüşüm Ali Bulaç tarafından yakalanıp okuyucuya aksettirilmiş buna göre:İbn Haldun’una) Dikkat ve farkına varması,b) Hayret ve merakla onlara yaklaşmasıc) İlişkilerin yasalarını, yani sebep-sonuç ilişkisini kavramasıaşamaları, Auguste Comte’nin1) Teolojik dönem,2) Metafizik dönem,3) Pozitivist dönem,sıralamasıyla yakın ilişkide olduğudur. Buna göre İslam henüz ikinci merhalede yani metafizik dönemdedir.Yine bu bölümde tarihin yeniden yazılması ve insanlara Teknoloji bağımlı bir tarihin benimsetilmesi incelenmiştir.İlgi çekici bir not: “Yunanlılar tanrılarıyla hep savaş içindeydi ve gereken desteği hep doğudan almıştır (Tarım silah medeniyet gibi) ve bunları kendi çelişkileriyle işlemiştir.”1)Descartes din ile bilimi ayırdı(Din’in söylediği ile Bilim’in söylediği farklı olabilir, ikisi de kendi dünyalarında incelenmeli dedi).”2)Newton dünyayı bir makine halinde düşündü ve parçaların yerini değiştirme fikrini getirdi”3)Bacon bir sorgu memuru gibi dünyayı sorgulama sürecini başlattı.Kitapta buna benzer oldukça ilgi çekici ve güncel konuların temelini oluşturan mesele incelenmiş. Sonuç olarak güncel meselelerin arkasında yatan fikri akımları merak eden herkesin vakit kaybetmeden okuması gereken oldukça önemli bir eser olarak görüyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

*

*