Mutluluk nedir bilir misiniz Hanımefendi? Çoğunlukla, ama her zaman değil, gençliğe özgü, insanın kendine kendini bir başkası sanmaksızın inandığı, bir yıl içinde, on yıl içinde, doyuma ulaşacağını, amacına erişeceğini, istediği şeyleri elde edeceğini, eninde sonunda gönlünden geçen kişiye dönüşeceğini ve öyle kalacağını umduğu süreçlerdir; şimdilik acı çekiyordur, kendisinin biraz daha azı ya da fazlasıdır, ama on yıl içinde oraya, ulaşması gereken yere ulaşacaktır: İşte bu küçük acıdır mutluluk ve beş-altı yıl boyunca Goya’nın mutlu olduğunu hepimiz biliyoruz. Sabırlıydı, vasat olmak istiyor, mesleğinde ilerlemeye hazırlanıyordu; ve kuşkusuz bunun için biraz şarlatanlık yapıyor, birazcık yeteneğe birazcık dalavere katıyordu. Nedir büyük ressam? Üstat kime denir ve onların hizmetkârları, talebeleri, yamakları onları nasıl görür? Ya büyük ressam da bir hizmetkâr ise? Toplumsal katmanları aşmaya çabalamak, dışlanmak, itibarı elde etmek için debelenmek, oldum diyebilmek, ama hepsinden de öte, çok, hep, hiç durmadan çalışmak. Ve tabii, talih denen kuşun uçuşunu sürekli gözlemek! Michon, bu kitabında üç “büyük” ressamı, Goya’yı, Watteau’yu ve Piero della Francesca’yı anlatıyor. Her biri bir mücevher gibi işlenmiş, yüksek sesle okunmazsa olmayacak metinler bunlar. Has edebiyatı seviyor ve tutkuyla arıyorsanız, bu kitap sizin için.
Kitap Yorumları - (0 Yorum)