Daha otuz yaşına varmamış beş yiğit, beş evdeş, beş baba… Beş arkadaş, Giresun’un Çanakçı kasabasındandı. İstanbul’a çocuklarının geleceğini kurtarmaya, beş gariban Anadolu evladı, beş memleket sevdalısı, beş ülkücü…Öldürüldükten 4 gün sonra bulundu cansız bedenleri. Beşinin de kulakları kesilmiş, gözleri oyulmuş ve kafalarına kurşun sıkılmıştı. Tanınmayacak hale getirilen bu beş can parçası, anasının biriciği bu beş yiğit, elleri-ayakları bağlanarak devrimcilerin sözde mahkemesinde yargılandıktan sonra, götürüldükleri taş ocağında ağır işkencelere maruz kalarak şehit edildiler. Cevat, Sinan, Bahri, Ömer ve Salih…İşte bunlar bizim çocuklardı. Beş yiğit, beş gariban Anadolu evladı, beş memleket sevdalısı, beş ülkücü…Neden mi öldürüldü? Milliyetçi İşçi Sendikasına (MİSK) üye oldukları, ülkücü kimlikle tanındıkları için.
Ümraniye içinde 5 Ülküdaşımızı ŞEhit etmişlerdi duvara yaslanmış yerede 5 ülkücü şehit. kitapta çekilen sıkıntıları anlatmaktırdar. istanbula nasıl geldikelrini gelmeden önceki ve geldikten sonraki sorunalrı anlatımıştır.Alper Aksoya bir kez daha teşekkür ediyorum. unutmadı unutturmadık 5 Ülküdaşımızı yad ettik.
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
Unutturulmaya çalışılan gerçekleri kaleme aldığı için yazara teşekkürlerimi sunuyorum.
Ümraniye içinde 5 Ülküdaşımızı ŞEhit etmişlerdi duvara yaslanmış yerede 5 ülkücü şehit. kitapta çekilen sıkıntıları anlatmaktırdar. istanbula nasıl geldikelrini gelmeden önceki ve geldikten sonraki sorunalrı anlatımıştır.Alper Aksoya bir kez daha teşekkür ediyorum. unutmadı unutturmadık 5 Ülküdaşımızı yad ettik.