21 Ocak 1793 sabahı Fransız kralı 16. Louis, idam edilmek üzere giyotinin kurulu olduğu platformda ayakta durdu ve ölümünü izlemek üzere gelen dev kalabalığa seslenmek için yüzünü döndü. Kendisinin idamı yönünde oy kullanan devrimci meclisi affettiğini söyledi ve kendini cellâdının ellerine bıraktı. Cellât Louis’nin bedeninden ayrılmış başını, kralın öldüğünü göstermek için havaya kaldırdı. Kimi kaynaklara göre , sonradan olan şey kalabalığı şaşkınlığa sürüklemişti: Bir adam sıçrayarak platforma çıktı ve parmaklarını ölü kralın kanına batırdı. Elini havaya kaldırdı ve şöyle bağırdı: “Jacques de Molay, intikamın alındı!” Kalabalık, Tapınağın 1314 yılında kötü yola sapmış bir sapkın olarak yakılan son Baş Efendisi’ne yapılan göndermeyi kavrayarak alkışladı. Bir gün Tapınak Şövalyeleri’nin -Tarikat’ı sapkınlık, kâfirlik ve homoseksüellikle suçlayarak gözden düşüren- Fransız hanedanından öcünü alacağı biçimindeki söylenti gerçek olmuştu. Zaten, Tapınak Şövalyeleri’nin, Louis ve karısı Marie Antoinette’in hayatlarına son vermek amacıyla 1789 yılında Fransa’yı sallayan devrimin kışkırtıcıları olduğu söylentileri ayyuka çıkmıştı.Modern tarihçiler böyle bir iddiaya burun kıvırabilirler ancak bu iddia Tapınak Şövalyeleri’nin 1120’lerin sonlarında gizemli bir şekilde belirmelerinden bu yana Avrupalının hayal gücünde nasıl bir yer kapladığının açık göstergesidir.
Temel olarak Hugues de Payen ile başlayan Tapınak Şövalyeliği’nin ortaya çıkışından Jacques de Molay’ın yakılarak idamına kadar ve müteakibinde Tapınakçılığın nasıl ve ne şekillerde devam ettiği; günümüz bankacılık ve ekonomik sistemindeki yeri ve etkileri, buna binaen “Masonluk” ile aralarındaki ilişki gibi tarihsel pek çok konudan güncel konulara gerçekten güzel, akıcı ve sürükleyici bir şekilde değinilmiş özet niteliğinde bir kitap. Alanında yazılmış en iyi kitaplardan biri olma özelliğine sahip bir eser olarak raflardaki yerini sonuna kadar hakediyor.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Kronolojik anlatıma sahip olması güzel bir özelliği.
Güzeldi bu konuda kaynak bulmak zor hoşuma gitti
Genel bir bakış açısı için uygun, fakat içerisinde bir çok kişi barındırdığından dolayı az çok kafa karışıklığı yaratı bende
Temel olarak Hugues de Payen ile başlayan Tapınak Şövalyeliği’nin ortaya çıkışından Jacques de Molay’ın yakılarak idamına kadar ve müteakibinde Tapınakçılığın nasıl ve ne şekillerde devam ettiği; günümüz bankacılık ve ekonomik sistemindeki yeri ve etkileri, buna binaen “Masonluk” ile aralarındaki ilişki gibi tarihsel pek çok konudan güncel konulara gerçekten güzel, akıcı ve sürükleyici bir şekilde değinilmiş özet niteliğinde bir kitap. Alanında yazılmış en iyi kitaplardan biri olma özelliğine sahip bir eser olarak raflardaki yerini sonuna kadar hakediyor.
Sıkıcı beklediğim gibi akıcı ve bilgi dolu bir kitap değil :((