Bu kitab, "Sofinin mezhebi yoktur. O, dinî kayıtlarla bağlanamaz" gibi batıl sözlerin ve fâsit hükümlerin tamamen karşısındadır. Eserin müdafaa ettiği daha açığı seyr ü sülûk yolunda ileri sürdüğü yenileştirme fikri, Kitâb ve Sünnet gibi iki sağlam esasa dayanan İslâmî Tasavvufun, bir takım rûhî ve nefsânî infaller olmayıp tamamen ef'al ve harekât olduğu hususudur. Artık "Veliler -Allah'ın has kulları- kervanı ufuktan gaybolup gitmiş, bir daha geri gelmez" düşüncesinin yersiz olduğunu, Rıza-i Bârîyi arayan herkesin vazife ve mesûliyeti ne olursa olusn, ufukta gaybolduğu zannedilen mutlu kervana yetişmenin mümkün olduğu fikrini bu eser cesaretle ortaya atmış bulunuyor.(Önsöz'den)Mustafa Ateş
Bilindiği gibi otoriteler Tasavvufu ameli, felsefi ve hatta son zamanlarda selefi olmak üzere üç sınıfa ayırmaktalar. Bunlar arasında en yaygın olanı ameli tasavvuf dediğimiz, ehli sünnet itikadına bağlı ve sufi edebini ön plana çıkaran ve nafile ibadetlerin artırılması ile Allah’a dost olmaya çalışan yollardır. Bu eser, bu yollara ehli sünnetin bakışıyla tasavvufi kavram ve metodlara bakmaya ve zamanla yanlış yollara gire, bid’ate bulaşan yolların doğruyu görmelerini sağlamaya çalışan güzel bir eser. Ehli sünnete uygun tasavvufu öğrenmek isteyenlere şiddetle tavsiye ederim.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Bilindiği gibi otoriteler Tasavvufu ameli, felsefi ve hatta son zamanlarda selefi olmak üzere üç sınıfa ayırmaktalar. Bunlar arasında en yaygın olanı ameli tasavvuf dediğimiz, ehli sünnet itikadına bağlı ve sufi edebini ön plana çıkaran ve nafile ibadetlerin artırılması ile Allah’a dost olmaya çalışan yollardır. Bu eser, bu yollara ehli sünnetin bakışıyla tasavvufi kavram ve metodlara bakmaya ve zamanla yanlış yollara gire, bid’ate bulaşan yolların doğruyu görmelerini sağlamaya çalışan güzel bir eser. Ehli sünnete uygun tasavvufu öğrenmek isteyenlere şiddetle tavsiye ederim.