Bir kentin yolunu, tarihini, coğrafyasını, denizini, toplumsal hayatını, geçirdiği değişimleri, insan tiplerini, atmosferini, doğa güzelliklerini, unutulan değerlerini, yeme içme kültürünü, gecesini gündüzünü, yazını kışını, folklorunu, eğlence hayatını, daha bin türlü özelliğini, herkes kendince görür. Tarihçi başka, coğrafyacı başka, turizmci başka, asker başka, öğretmen bambaşka bir gözle görür ve kendi bakış açısıyla yazmak ister.Ama bir yazar-edebiyatçı, kendince bir duyarlıkla yaklaşır kentine. Çevresine gönül gözüyle bakar. Kendisini değişik insanların yerine koyar, onların yüreğiyle de hissetmeye çalışır, öylece yazar... Yazar yazdığı zaman, birçok kimse o yazıda kendi duygularını, düşünüp de söyleyemediklerini bulur. Kendisinden önce yazılmış olanları da anımsamak ister...Bu düşünceden yola çıkarak, Trabzon'un yirmi iki edebiyatçı yazarı, yine Trabzon'un yirmi iki semtini kaleme alındı. Okurla aynı zamanda buluşan bu yirmi iki kitaplık dizi hem bir ilk olması hem de Trabzon'un son elli yılına tanıklık etmesi ve yazarlarının kente kolektif bir armağanı olması açısından yüksek değer taşımaktadır.
çocukluğumun geçtiği mahallemi yıllar sonra okumak da varmış meğer. hem de en güzel detaylarına kadar incelenerek. tanıdığım bildiğim yerler olduğu için çok keyif aldım okurken, hatta en çok keyif aldığım “trabzondur yolumuz” serisi kitabıdır diyebilirim. keyif verdiği kadar hüzünlendiriyor da. tanjant yolunun mahvettiği trabzon kültürü ortahisarda bahsedilmişti, ama burada en ince detayına kadar işlenmiş. zira tanjant yolu hacıkasımı yoketti. en çok da hacıkasım meydanına üzüldüm, hacıkasım fırını ve çevresi. hergün geçtiğim o yoları ne kadar da özlemişim meğer. bir daha asla oraları göremeyecek olmak ne kadar da acı.
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
doğduğum mahalleyi anlatıyor geçmişe doğru çok güzel bir yolculuğa çıktım gurbette olunca iki kat daha zevkli
çocukluğumun geçtiği mahallemi yıllar sonra okumak da varmış meğer. hem de en güzel detaylarına kadar incelenerek. tanıdığım bildiğim yerler olduğu için çok keyif aldım okurken, hatta en çok keyif aldığım “trabzondur yolumuz” serisi kitabıdır diyebilirim. keyif verdiği kadar hüzünlendiriyor da. tanjant yolunun mahvettiği trabzon kültürü ortahisarda bahsedilmişti, ama burada en ince detayına kadar işlenmiş. zira tanjant yolu hacıkasımı yoketti. en çok da hacıkasım meydanına üzüldüm, hacıkasım fırını ve çevresi. hergün geçtiğim o yoları ne kadar da özlemişim meğer. bir daha asla oraları göremeyecek olmak ne kadar da acı.