Osmanlı döneminde yetişen büyük mutasavvıflardan ve telif alanında en verimli din bilgini olan İsmail Hakkı Bursevi (1650-1725)’nin bütün İslam aleminde ün kazanmış tefsir kitabıdır. Damla yayınevinin bu yayını kitabın orijinalini değil, yakın tarihte Mısır’da es-Sabuni adlı alim tarafından yapılan kısaltılmış Arabça neşrini esas almaktadır. Kitabın orijinalindeki tasavvufi yorumların es-Sabuni tarafından çıkartılmış olması eserin tüm özgünlüğüne halel getirmiştir. Bu “kısaltma” insana, ister istemez Nasreddin Hoca’nın “leyleği kuşa benzetme” kıssasını hatırlatmaktadır. Altınoluk dergisinin tam metnini -orijinal nüshası esas alınarak- yayına hazırlattığını yıllardır işittiğimiz bu eserin tam bir neşrinin gerek araştırmacılar gerekse genel okur kitlesi için faydalı olacağını sanıyorum. Bu eserle ilgili bir rivayet vardır ki, kısaca anlatalım: Ruh’ül beyan üzerinde çalışmakta olan Bursevi hanımına çalışma mekanına hiç kimseyi almamasını, kendisinin dahi girmemesini tenbih eder. “Merak”ını yenemeyen eşi, birgün Bursevi, yine çalışmağa koyulmuşken kapı aralığından bakar ki, 4 İsmail Hakkı, 8 koldan Ruh’ül Beyan’ı kaleme almaktadır. İşte bu gayretin, bu feyz ve bereketin mahsulü olan bu eseri, diğer tefsirlerden ayıran en önemli yönü de bu olsa gerek ! Nakledilen rivayete inanıp inanmamak size kalmış; inanın.
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
Bursevi hz. Kaleminden değerli bir eser
Osmanlı döneminde yetişen büyük mutasavvıflardan ve telif alanında en verimli din bilgini olan İsmail Hakkı Bursevi (1650-1725)’nin bütün İslam aleminde ün kazanmış tefsir kitabıdır. Damla yayınevinin bu yayını kitabın orijinalini değil, yakın tarihte Mısır’da es-Sabuni adlı alim tarafından yapılan kısaltılmış Arabça neşrini esas almaktadır. Kitabın orijinalindeki tasavvufi yorumların es-Sabuni tarafından çıkartılmış olması eserin tüm özgünlüğüne halel getirmiştir. Bu “kısaltma” insana, ister istemez Nasreddin Hoca’nın “leyleği kuşa benzetme” kıssasını hatırlatmaktadır. Altınoluk dergisinin tam metnini -orijinal nüshası esas alınarak- yayına hazırlattığını yıllardır işittiğimiz bu eserin tam bir neşrinin gerek araştırmacılar gerekse genel okur kitlesi için faydalı olacağını sanıyorum. Bu eserle ilgili bir rivayet vardır ki, kısaca anlatalım: Ruh’ül beyan üzerinde çalışmakta olan Bursevi hanımına çalışma mekanına hiç kimseyi almamasını, kendisinin dahi girmemesini tenbih eder. “Merak”ını yenemeyen eşi, birgün Bursevi, yine çalışmağa koyulmuşken kapı aralığından bakar ki, 4 İsmail Hakkı, 8 koldan Ruh’ül Beyan’ı kaleme almaktadır. İşte bu gayretin, bu feyz ve bereketin mahsulü olan bu eseri, diğer tefsirlerden ayıran en önemli yönü de bu olsa gerek ! Nakledilen rivayete inanıp inanmamak size kalmış; inanın.