Bu çalışma, düşüncelerini gizlemeden, özgürce rubai, daha doğru bir ifade ile Fars edebiyatına özgü "terena" kalıbında şiire döken ve kimseye övgü düzmediği için asırlarca ülkesinde layık olduğu gibi tanınmayan, ama buna karşın yalnız Doğu'da değil, Batı'da da bir çok şairin ve filozofun hissedilir derecede etkisinde kaldığı, taklit edildiği ünlü matematikçi, astronom ve filozof Ömer Hayyam'ın ruabilerinin üç Türk aydını tarafından yapılan mensur ve manzur çevirilerinden oluşmaktadır.
Eser pek çok yayınevince defalarca basılmasına rağmen yüzyıllar gerisinden gelmiş olsa da hala güncelliğini koruyan bir hazine gibi gözümüde ve de ruhumuz da…Aykırı görünen ve değeri kendi toplumunda ve de zamanında anlaşılamayan Hayyam’ın belki de en iyi derlemelerini okuyacağınız bu ktabı edinip başucu kitabı yapamnın ne zararı olur…Öğretisi ve de bakışı o kadar farklı bir alimi hem tanı mak hem de yaşamak için okuyun.
Eseri değerli kılan Hayyam’ın şiirlerinin sadece tercümelerini değil orjinallerini de içermesidir. Tıpkı İran’lı Firdevsi’nin Sasani imparatorluğunun Hz. Ömer zamanında islam ordusunca yıkılmasını “kertenkele yiyen deve çobanına yenilmişlik” gibi esef eder bir tarzla değerlendirmesi gibi kendisi de İran’lı olan Hayyam’ın da şiirlerinde dinen kabul edilemez şeylere rastlanır, içkiyi sık sık övmesi bunlardan biridir. Bununla beraber büyük bir şair olduğu şüphe götürmez ve rubaileri orjinal dilinde tercümeleriyle okumak bir zevkti. En sevdiğim rubaisini buraya alıntılıyorum, tercümesini bu eserden değil Sabahattin Eyüpoğlu’nun çevirisiyle vereceğim. Efsûs ki nâme-yi cevânî tey şod! Vin tâze behâr-i şâdmânî tey şod! An morg-i tarab ki nâm-i û bûd şebâb Feryâd! Nedânem ki key âmed, key şod!”Gençlik bir kitaptı, okuduk bittiCanım bahar geçti çoktan kış şimdiHani sevincin o cıvıl cıvıl kuşNasıl, ne zaman geldi, nasıl gitti”
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
Eser pek çok yayınevince defalarca basılmasına rağmen yüzyıllar gerisinden gelmiş olsa da hala güncelliğini koruyan bir hazine gibi gözümüde ve de ruhumuz da…Aykırı görünen ve değeri kendi toplumunda ve de zamanında anlaşılamayan Hayyam’ın belki de en iyi derlemelerini okuyacağınız bu ktabı edinip başucu kitabı yapamnın ne zararı olur…Öğretisi ve de bakışı o kadar farklı bir alimi hem tanı mak hem de yaşamak için okuyun.
Eseri değerli kılan Hayyam’ın şiirlerinin sadece tercümelerini değil orjinallerini de içermesidir. Tıpkı İran’lı Firdevsi’nin Sasani imparatorluğunun Hz. Ömer zamanında islam ordusunca yıkılmasını “kertenkele yiyen deve çobanına yenilmişlik” gibi esef eder bir tarzla değerlendirmesi gibi kendisi de İran’lı olan Hayyam’ın da şiirlerinde dinen kabul edilemez şeylere rastlanır, içkiyi sık sık övmesi bunlardan biridir. Bununla beraber büyük bir şair olduğu şüphe götürmez ve rubaileri orjinal dilinde tercümeleriyle okumak bir zevkti. En sevdiğim rubaisini buraya alıntılıyorum, tercümesini bu eserden değil Sabahattin Eyüpoğlu’nun çevirisiyle vereceğim. Efsûs ki nâme-yi cevânî tey şod! Vin tâze behâr-i şâdmânî tey şod! An morg-i tarab ki nâm-i û bûd şebâb Feryâd! Nedânem ki key âmed, key şod!”Gençlik bir kitaptı, okuduk bittiCanım bahar geçti çoktan kış şimdiHani sevincin o cıvıl cıvıl kuşNasıl, ne zaman geldi, nasıl gitti”