Mitolojinin Kültürel Tarihi Doğu ve İslam Mitolojisi Mitolojik Söylenceler
Tanıtım Bülteni
Prof.Dr.Zeki Tez, insanlığın kolektif bilinçdışını, dilini oluşturan bir dizi imgeyi ve söylenceyi araştırdığı bu kitabında, okuyucuyu fantastik bir yolculuğa çıkarıyor.Carl Gustav Jung, insanın zihinsel durumundan, tarihinden miras alınan gizil birtakım imgelerle meydana geldiğini söyler.İşte bu unsurlardan oluşan zihin, bir hazinedir, içerdiği arketiplerin sayısı, "gerçek" olarak nitelenen şeylerle hemen hemen eşittir.İnsanoğlunun bilinçdışından köklenen ortak inanaışları, edebi ve kültürel algılamalarını belki en zengin biçimde ifade eden ve yansıtan mitoloji, aslında tam da bu sebeple, "gerçek"ten daha gerçektir.Okur, bu kitapta dünya coğrafyasının özellikle doğusundan türeyen çok çeşitli imgeyi, bunların kökenlereini takibe çıkıyor.
Ana başlığın neden “Mitolojinin Kültürel Tarihi” olarak seçildiğini anlamadım. Sanırım pazarlama stratejisi gereği böyle bir isimlendirmeye gidilmiş. Zira ben de böyle ciddi ve iddialı bir başlığı görünce kitabı hemen satın aldım. Ama içeriğin Mitolojinin Kültürel Tarihiyle bir ilgisi yok. Daha çok söylence derlemesi şeklinde nitelenebilir. Alt başlık ise içeriğe uygun. Bir kimya profesörünün mitoloji ile ilgili kitap yazması enteresan. Demek ki yazarın bu konulara ilgisi hat safhada. Yazarın bir mitolog olmadığı anlaşılıyor. Daha çok yazarın okumaları doğrultusunda tuttuğu notlardan oluşturulmuş bir kitap gibi duruyor, en azından bende öyle bir izlenim uyandı. Eserdeki bilgiler çok yüzeysel, hatta bazı yerlerde “Burada şundan neden bahsetmemiş ki?” dediğim oldu. Kitapta en çok hoşuma giden şey ise görsel içerikler. Sık sık (tabii olarak) Kazvinî’nin Acâ’ibü’l-Mahlukât adlı eserine gönderme yapılıyor. Derli toplu, yüzeysel “çerezlik” bilgiler mevcut. Önerebileceğim bir eser. Zira doğu ve İslam mitolojisiyle ilgili derli toplu bilgilerin bulunduğu Türkçe eserler çok çok az. (Bu arada Acâ’ibü’l-Mahlukât gibi büyük bir önemi haiz eserin neden hala çalışılmadığını, şöyle indexli bir yayımının yapılmadığını anlamak çok güç. Kitapyurdu’nda Acâ’ibü’l-Mahlukât aratıp Günay Kut’un aynı adlı eserini görüp “Yayınlanmış işte” zannına kapılma konusunda uyarıyorum. Zira Günay Hoca’nın o eseri Eski Türk Edebiyatı hakkında yaptığı çalışmaların toplandığı bir kitap. Maalesef Acâ’ibü’l-Mahlukât hakkında tek bir yazı var, oda bu eserin kütüphanelerde Türkçe nüshaları hakkında tanıtım yazısı. Ben o kitabı ne hayallerle almıştım.)
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
Mitoloji ile ilgilenen ve mitolojinin simgesel boyutunun önemini kavramak isteyen kişilerin okuması gerektiği kitap.
Ana başlığın neden “Mitolojinin Kültürel Tarihi” olarak seçildiğini anlamadım. Sanırım pazarlama stratejisi gereği böyle bir isimlendirmeye gidilmiş. Zira ben de böyle ciddi ve iddialı bir başlığı görünce kitabı hemen satın aldım. Ama içeriğin Mitolojinin Kültürel Tarihiyle bir ilgisi yok. Daha çok söylence derlemesi şeklinde nitelenebilir. Alt başlık ise içeriğe uygun. Bir kimya profesörünün mitoloji ile ilgili kitap yazması enteresan. Demek ki yazarın bu konulara ilgisi hat safhada. Yazarın bir mitolog olmadığı anlaşılıyor. Daha çok yazarın okumaları doğrultusunda tuttuğu notlardan oluşturulmuş bir kitap gibi duruyor, en azından bende öyle bir izlenim uyandı. Eserdeki bilgiler çok yüzeysel, hatta bazı yerlerde “Burada şundan neden bahsetmemiş ki?” dediğim oldu. Kitapta en çok hoşuma giden şey ise görsel içerikler. Sık sık (tabii olarak) Kazvinî’nin Acâ’ibü’l-Mahlukât adlı eserine gönderme yapılıyor. Derli toplu, yüzeysel “çerezlik” bilgiler mevcut. Önerebileceğim bir eser. Zira doğu ve İslam mitolojisiyle ilgili derli toplu bilgilerin bulunduğu Türkçe eserler çok çok az. (Bu arada Acâ’ibü’l-Mahlukât gibi büyük bir önemi haiz eserin neden hala çalışılmadığını, şöyle indexli bir yayımının yapılmadığını anlamak çok güç. Kitapyurdu’nda Acâ’ibü’l-Mahlukât aratıp Günay Kut’un aynı adlı eserini görüp “Yayınlanmış işte” zannına kapılma konusunda uyarıyorum. Zira Günay Hoca’nın o eseri Eski Türk Edebiyatı hakkında yaptığı çalışmaların toplandığı bir kitap. Maalesef Acâ’ibü’l-Mahlukât hakkında tek bir yazı var, oda bu eserin kütüphanelerde Türkçe nüshaları hakkında tanıtım yazısı. Ben o kitabı ne hayallerle almıştım.)