Ulus-devletin düşünülebilir olması için, ondan önce var olanın, yani feodalitenin üstyapısal kurumu kral-devletin yadsınması gerekmektedir. Spinoza, Locke, Voltaire ile Montesquieu gibi düşünürler, işte bu işlevi yerine getirirler. Bir yanda, başta mutlak monarşi ve Kilise olmak üzere, kurulu düzenin kurumlarını ve değerlerini eleştiri bombardımanına tutarlar; öte yanda, bireysel özgürlük ve özerklikten, doğal haklardan, yasaların üstünlüğünden, yurttaş eşitliğinden, halk kaynaklı siyasal meşruluktan, parlamentarizmden ya da siyasal temsilden söz ederek ulus-devletin üzerinde yükseleceği düşünsel malzemeyi sunarlar. Rousseau’ya, ondan da Fransız Devrimi’ne uzanacak olan yolun taşları döşenmektedir artık...
Ben özellikle aradan bir bölümünü okudum ödevim dolayısıyla. Aydınlanma bölümünü okumuştum, o kısmı da çok güzel anlatmış gerçekten de. Diğer kısımları zaman kısıtından okuyamadım.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Modern devleti ve ideolojisini, onun ideologlarını anlamak için önemli bir kitap
günümüz devlet yapılarının oluşum biçimi tarihsel süreç içerisinde özellikle Locke’dan yararlanarak ele almış bir eser. tavsiye ederim
ulus devletlerin nasıl oluştuğunu anlatıyor
Siyasi düşünceler tarihi alanındaki ender eserlerden biri seriyi tamamlamak daha faydalı okur için
Ben özellikle aradan bir bölümünü okudum ödevim dolayısıyla. Aydınlanma bölümünü okumuştum, o kısmı da çok güzel anlatmış gerçekten de. Diğer kısımları zaman kısıtından okuyamadım.