Telif Bildirimi ve Kitap Kaldırma İstekleri İçin
Keşke Bugün Kendimle Karşılaşmasaydım

Kategori: Edebiyat Yazar: Herta Müller Yayınevi: Siren Yayınları

Keşke Bugün Kendimle Karşılaşmasaydım

    Tanıtım Bülteni
    Nobel edebiyat ödüllü Herta Müller’den, faşizmin gölgesinde yaşayan ve yaşananlara dair sarsıcı bir roman: Keşke Bugün Kendimle Karşılaşmasaydım. Müller, sorguya çağrılı adsız kahramanıyla birlikte okurunu uzun bir tramvay yolculuğuna çıkarıyor ve camın dışında akan manzara, bütün bir yaşamın dökümü halinde sayfalara yansıyor. Tramvay hattın üzerinde dümdüz ilerlese de dünya yavaş yavaş rayından çıkıyor ve bir kadınla bir erkeğin arasındaki en kısa mesafe, sonsuzluğa uzanıyor. Keşke Bugün Kendimle Karşılaşmasaydım, sürekli yeni çehrelere bürünen ve adına hayat da denen aldanışın, hayal kırıklıklarıyla hayatını inşa etmeye çabalayan bir kadının öyküsü. Herta Müller’in kahramanının yolculuğu, yaşamın yükünü, geçmişin acılarını, ilişkilerin imkânsızlığını kapsıyor; sevgi işkenceye, işkence bağlılığa, bağlılık yalnızlığa dönüşüyor. İhbarcılar her daim kapı önlerinde dolanıyor, herkes birbirini gözetliyor, sorgular bitmek bilmiyor. Bizi yere çalmaya yeminli bu dünyanın üzerinde, dilenecek tek şey var belki de: Delirmeyelim. 
    SatıcıKitap AdıBağlantı
    TrendyolKeşke Bugün Kendimle Karşılaşmasaydım Satın Al
    KitapyurduKeşke Bugün Kendimle Karşılaşmasaydım Satın Al
    D&RKeşke Bugün Kendimle Karşılaşmasaydım Satın Al
    IdefixKeşke Bugün Kendimle Karşılaşmasaydım Satın Al
    BKM KitapKeşke Bugün Kendimle Karşılaşmasaydım Satın Al
    HepsiburadaKeşke Bugün Kendimle Karşılaşmasaydım Satın Al
    Nadir KitapKeşke Bugün Kendimle Karşılaşmasaydım Satın Al
    N11Keşke Bugün Kendimle Karşılaşmasaydım Satın Al
    Amazon TürkiyeKeşke Bugün Kendimle Karşılaşmasaydım Satın Al
    Kitap AdıFormatBoyutBağlantı
    Keşke Bugün Kendimle KarşılaşmasaydımPDF6.23 MB İndir
    Keşke Bugün Kendimle KarşılaşmasaydımEPUB6.96 MB İndir
    Keşke Bugün Kendimle KarşılaşmasaydımMOBI5.49 MB İndir
    Keşke Bugün Kendimle KarşılaşmasaydımODF5.86 MB İndir
    Keşke Bugün Kendimle KarşılaşmasaydımDJVU7.32 MB İndir
    Keşke Bugün Kendimle KarşılaşmasaydımRAR4.76 MB İndir
    Keşke Bugün Kendimle KarşılaşmasaydımZIP4.39 MB İndir

    ALTERNATİF İNDİRME LİNKLERİ

    Kitap AdıFormatBoyutBağlantı
    Keşke Bugün Kendimle KarşılaşmasaydımPDF6.23 MB İndir

    Sponsorlu Kitaplar: Tamamı Ücretsiz 10 Kitap

    Kitap AdıFormatBoyutBağlantı
    Belki de Sevemedik - 1PDF6.23 MB İndir
    Belki de Sevemedik - 2PDF5.80 MB İndir
    Belki de Sevemedik - 3PDF6.10 MB İndir
    Sadece Allah'a Bırak - 1PDF5.10 MB İndir
    Sadece Allah'a Bırak - 2PDF5.50 MB İndir
    Sadece Allah'a Bırak - 3PDF5.80 MB İndir
    Bir Yudum AşkPDF4.75 MB İndir
    Dua Gibi SevPDF5.40 MB İndir
    Sessizlik Artık SensizlikPDF5.90 MB İndir
    Yüreğin Yorgunluk GörmesinPDF5.65 MB İndir

    Benzer Kitaplar




    Kitap Yorumları - (5 Yorum)


    Geçmişi kurmak için sonsuz seçenek var, her an farklı bir şeklini oluşturabiliriz. Sahilde oturmuşuz, dalgaların düzensizliğini anıları karman çorman etmede kullanmışız. Düzensizlik, yaşamın kalıplaştırmasına bir karşı çıkış. Bilinçaltımızın en çok ihtiyaç duyduğu. Bilinenden farklı bir baba, hissedilenden bambaşka bir acı yaratabilir. Güneş batıyorsa sarıya boyanır. Ayın görünmediği bir gecenin daha karanlık olduğunu -bahsettiğim şekilde de- hissetmişsinizdir. Bilinç ve dibi çok acayip bir şey, her renge boyanabilir. Sırıtmaz. Süt içer, bomba yer, sevdiklerinizi özenle saklar.

    Müller’in kadın kahramanı bir tramvay yolculuğunda. Etrafındaki insanları gözlemliyor. Ardında kalanların kendisini izlemesine dayanamayıp o da geriye bakıyor sürekli. Tramvay insanları ve bilinç akışı. Bunlar yolculuğun sonlanacağı yerin, içinde yaşanılan toplumun ve iktidarın etkisiyle karanlık, duygusuz. Duygusuzluk çokça. Anlamsız bir yolculuk, salıları, cumartesileri ve perşembeleri yapılıyor. Saat tam onda, Albay Albu’nun sorgulaması başlayacak. Öylesine sorulan sorular, omuzları süslü bir adamın mekanı daraltan bakışları. Geçmiş nasıl hatırlanabilir bu durumda? Soğuk, donuk, şimdinin sıkıntısına gömülü.
    Çavuşesku’nun eşi olan hanım -şimdi adına bakmaya üşendim, şaşırtıcı değil- idam edilmek üzere götürülürken, “Ben sizin annenizim, yapmayın evlatlar!” diye bağırıyordu. Mother Russia evlatları açlıktan, soğuktan kırılırken ağlıyordu. Ağlıyor muydu? En büyük faşiklerin anneler olduğunu kim söylemişti? Babalara yol açmaları onları suçlu yapmıyor, sessiz kalmaları yapıyordur belki. Baba dehşeti varken bir şey söylemek zor. Çavuşesku’nun Romanya’sında bir tramvay hiçliğe gidiyor. Yoksulluktan hiçliğe. “Savaş her zaman olacak, diye güldü kundura tamircisi, ama burada, bizde değil. Ruslar anlaşmalarla bizi avuçlarının içine aldı, onlar gelmez. İhtiyaç duydukları her şeyi Moskova’ya yollatıp bizim tahılımızı, bizim etimizi yiyor onlar. Açlıkla kötek de bizde kalıyor. Kim işgal edecek bizi, masraftan başka bir şey değiliz. Her devlet, bizi almadığına sevinir, Ruslar bile.” (s. 27) Belki de bu yüzden anlatıcının vatmanın cebindeki kruvasanlara takması. Üç kruvasan, bunları ne ara yiyor bu adam, sen bilmiyorsun anlatıcı ama merak ediyorsun, her an aklında. Sorgulanmaya gidiyorsun, gitmezsen evinden alırlar, sonrasını düşünmek bile istemiyorsun.

    Anılar paramparça, zamandan zamana yolculuk ediliyor. Lilli, anlatıcının yakın arkadaşı, yaşlı bir askerle Macaristan üzerinden kaçmaya çalışırken yakalanıp öldürülüyor. Yaşlılardan hoşlanıyor Lilli, gençlerin hoyratlığı onlarda yok. Üvey babasıyla ve birçok erkekle birlikte olması bu yüzden. İnsanın aşık olma kapasitesine güzel bir örnek; aşkın çabuk bitmesi ve tekrar bulunması için yaşıyor. Bitişine hayret ediyor da başlamasının güzelliğinden gözleri parlıyor. Vurulduğu sırada da parlıyordu.

    Anlatıcı, çalıştığı tekstil fabrikasında pantolonların arka cebine İtalyanca “Evlen benimle!” yazıyor. İtalyan erkeklerinin zengin ve yakışıklı olduğunu duymuş, şansını deniyor ama zamanında birlikte olduğu iş arkadaşının kıskançlığı tutuyor, ihbar ediliyor. Bütün tatava bu yüzden. Albayla yüz yüze gelmesi, yolculuklar… Kafesten kaçmaya çalışırken daha küçüğüne giriyor. Yazık ki geçmişinde mutluluk yok; askere giden eşinin babası tarafından taciz edilmesi, boşanma aşaması, bir sürü dert. Peter’la tanışınca yaşamın sorumluluğunu paylaşma duygusundan, daha çok da sevilmenin tatlı uyuşukluğundan ikinci gün adamın yanına taşınıyor. Olabildiğince mutlu. Şu yolculuk da olmasa… Aklını yitirmeye yakın, iyi ihtimal. Ölüme yakınlığı daha iyi bir ihtimal ama saçmanın içinde sürdürülen yaşam mücadelesi. Onurlu bir mücadele, zevkli. Camus diyor. Gerçi intihar etseniz sizin veya Camus’nün çok da derdi mi, değil.

    Faşik rejimden kaçan Herta Müller, bu dünyada yaşamaya çalışan insanların hikâyelerine dokunuyor, benzer umutsuzluklar, küçük hesaplar falan. Böyle. Kendinizle karşılaşırsınız, iyi bir şey. Bazı günler, o ağır günler, değil. O günlerden birini okuyun, alın bunu.


    anlatımı,dili ve kurgusuyla çok güzel bir roman


    İçinde yolculuk olan kitapların bende ayrı bir yeri var…


    Uzun zamandır favorilerimde bekliyordu. En kısa zamanda okuyacağım.


    HERTA MÜLLER’İN GÜZEL FARKLI BİR KİTABIYDI. FAŞİZMİN KOLLARINDA YAŞANAN GERÇEKLERİ ANLATIYOR.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    *

    *

    *