İnsan var olduğu için haklara sahiptir. Bu ifade, İslam ve Batı medeniyetleri, hatta dünyadaki bütün evrensel medeniyteler, kültürler ve dinler arasında ortak bir zemin olarak kabul edilebilir. Bu düşüncesiyi Descartes'in meşhur önermesine benzeterek Varım öyleyse haklarım da var, şeklinde de ifade edebiliriz.Elinizdeki kitabı oluşturan yazılar, İslam ve Batı toplumlarının insan hakları söylemlerini üretirken nasıl bir yol izlediklerini göstermeye çalışmaktadır. Her iki toplumda da insan hakları anlayışı, evrenselcilik ve cemaatçilik arasındaki diyalektik üzerine kurulmuştur. Yani her toplumda bir yanda bütün insanlığı kucaklayan evrenselciler, diğer yandan sadece kendi toplumlarını düşünen cemaatçiler vardır. Kitapta özellikle İslam’da evrenselci yaklaşımı temsil eden Ebu Hanife ve ekolünün insan hakları anlayışları hem hukuki, hem de sosyolojik perspektiften ele alınmaktadır.
Dünya kamuoyunda İslâm’ın, insan haklarını adeta ihlal eder menfi düşüncesini çürüten bilimsel kaynaklı bir kitap. Oysa ki gayet iyi biliniyor ki, islam güzellikle dinidir. Güzellikleri savunan bir din insan haklarını ihlal eder mi?
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Derin bir calisma islam ve insan haklarina dair. Okunmali bir an once
biraz akademik açıdan ele alınmış ama temel konulara hakimiyet açısından okunması gereken bir eser.
Dünya kamuoyunda İslâm’ın, insan haklarını adeta ihlal eder menfi düşüncesini çürüten bilimsel kaynaklı bir kitap. Oysa ki gayet iyi biliniyor ki, islam güzellikle dinidir. Güzellikleri savunan bir din insan haklarını ihlal eder mi?