“Şimdilerde mucizeyi neredeyse ortadan kaldırdık, o kadar kısıtlanmış ve düzenli hayatlar sürüyoruz ki cesaret, dayanıklılık, inanç ve tüm asil erdemler insanlıktan kaybolmuş gibi görünüyor.”H.G.Wells, distopyanın ilk örneklerinden sayılan bu kitapta, yirmi ikinci yüzyılın Londra’sını çarpıcı bir anlatımla hayal gücümüze sunuyor ve yüzyıllar öncesinden yaptığı geleceğe dair öngörülerini sürükleyici bir hikâyeyle okuyucuyla paylaşıyor. Nüfusu 30 milyonu aşan şehirde, orta ve üst sınıftan insanlar gökdelenlerde, alt sınıflar ise yeraltında yaşıyor. Gelişmiş otoyollar ve hareketli yürüyüş yolları şehri birbirine bağlıyor. İletişim, ulaşım, sağlık ve tarım teknolojisindeki ilerlemelerin, insanların hayatlarını geri dönülmez şekilde değiştirdiği bu gerçeklikte, din ve millet kavramlarının modası geçmiş ve çocuklar artık aileleri tarafından değil profesyonellerce yetiştiriliyor…Kavramların anlamını yitirdiği bu gelecekte, anlamını yitirmeyen tek şeyi, iki aşığın hikâyesini anlatan Wells, insanlığın varoluşundan beri değişmeyen bir soruyla yüzleşmemizi sağlıyor: “İnsanoğlu bir gün parçası olduğu bu dünyayı anlayabilecek mi?”
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Wells sevenler için keyifli bir hikaye
Akıcı bir hikaye güzel bir eser
Çevirisi idare eder ama hikayesi akıcı bir kitap