Ağustos 1992 Askeri Şura kararı ile yeni kurulan 172'nci Zırhlı Tugay Komutanlığı'na ilk Tugay Komutanı olarak atandım. 19 Ağustos'ta Kahramanmaraş'a kara yoluyla özel aracım ile ulaştım. 20 Ağustos'ta tugay komutanlığı görevine başladım. Yapılan yeni organizasyon ile Mart 1992'den itibaren, İslahiye'de konuşlu Mekanize Alay'ın tugaya dönüşmesi ve tugay merkezinin İslahiye olması planlanmış, ancak daha sonra öğrendiğime göre; Kahramanmaraş'taki PKK olaylarının artması ve Maraş halkının isteği üzerine değişik yapılarak, tugay merkezinin K. Maraş'ta olmasına karar verilmiş ve tugay K. Maraş'ta kurulmuştu.
Kudret Cengiz Paşa’nın methedilecek çok yönünü buldum kitabında. Özellikle özümüzde haiz olan lakin, unutturulan bir istidadımız olan ”komutanın her zaman önde olması gerekliliği” vurgusunu yapıyor.Sözleri laftan ibaret mavallar değil. Bizatihi icraatleriyle vaki olan bir takım vak’alar anlatılıyor. Şimdiye kadar hakkında müspet/menfi bir açıklama duymadım. Vak’a anlatımında hafif bir toz pembelik görünmekle birlikte samimiyetine inandırıyor insanları. Özellikle askerlik arefesinde olan ben deniz gibi insanlara bir birifing işlevi görüyor. Tebrik edilecek bir çalışma. Özellikle kendine özgü ironisi görülmeye değer.
Kudret Cengiz, doğu ve güneydoğu Anadolu bölgesinde aralıksız olarak 3 yılı 172.Zırhlı Tugay Komutanı ve 2 yıl da 3.Ordu Kurmay Başkanı olarak olarak 5 yıl üst düzey komutanlık yapmış emekli bir paşamız. Üstelik o yaş ve rütbedeki bir subay olmasına rağmen, bizzat hazırladığı operasyonlara elinde tüfeği ile katılmış alışılmadık bir portre. Bu durumun kendisine olan sempatimi daha da arttırdığını da belirtmeden geçemeyeceğim. Kitabında bu süreçte yaşadıklarını, pkk sorunu ile ilgili düşüncelerini ve çözüm önerilerini samimi bir dil kullanarak, sohbet havasında dile getirmiş. Ayrıca bir üst komutanı ile olan çekişmelere ve uğradığı haksızlıklara da değinmesi kitabı benzerlerinden farklı kılmış. (Tahminim Necati Özgen paşa).Güneydoğu sorununa bir de bu değerli komutanımızın kaleminden bakmak isteyenlere önerebileceğim bir kitap.
Kudret Cengiz Paşa’nın yazdığı bu kitaptan önce bu tarzda birçok kitap çıktı. Birçoğunu da okudum ama nedendir bilmem çok da benimseyememiştim. Bana en yakın gelen Engizek Kartalı oldu. Ayrıca özeleştiri de bolca yapılmış, Paşayı tebrik ediyorum..
KİTAP YURDU E. TÜGENERAL KUDRET CENGİZ TARAFINDAN GÖREV YAPTIĞI SÜRE ZARFINDA TERÖRLE MÜCADELE KAPSAMINDA BULUNDUĞU OPERASYONLARI ANLATIYOR..ASIL GÖZE ÇARPAN İSE KİTAPTA İÇ GÜVENLİK HAREKATINDA PERSONEL VE DEVLET YÖNETİMİNİN YAPTIĞI HATALARI DİLE GETİRMESİDİR…TERÖRÜ TANIMAK İÇİN ÖNEMLİ OLDUĞU KANATİNDEYİM….
bulunduğu bölgenin portresini en iyi şekilde yansıtan,terörle mücadelenin en iyi şekilde nasıl yapılacagını o yörenin şartlarında nasıl gerçekleştirileceğini,farklı bir bakış açısından okurlarına vermekte deyerli paşamız.bu kaitap o bölgede görev yapan emektar askerlerimizin durumunuda anlatmış, komuta emir zincirinden tutunda dağlardaki sıcak çatışmalara kadar hatta telsiz konuşmalarına varacak ayrıntıda.Herkese bu kitabı okumalarını tavsiye etmekle kalmıyorum aynı zamanda kütüphanelerinde bulunmasını arzu ediyorum.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Kudret Cengiz Paşa’nın methedilecek çok yönünü buldum kitabında. Özellikle özümüzde haiz olan lakin, unutturulan bir istidadımız olan ”komutanın her zaman önde olması gerekliliği” vurgusunu yapıyor.Sözleri laftan ibaret mavallar değil. Bizatihi icraatleriyle vaki olan bir takım vak’alar anlatılıyor. Şimdiye kadar hakkında müspet/menfi bir açıklama duymadım. Vak’a anlatımında hafif bir toz pembelik görünmekle birlikte samimiyetine inandırıyor insanları. Özellikle askerlik arefesinde olan ben deniz gibi insanlara bir birifing işlevi görüyor. Tebrik edilecek bir çalışma. Özellikle kendine özgü ironisi görülmeye değer.
Kudret Cengiz, doğu ve güneydoğu Anadolu bölgesinde aralıksız olarak 3 yılı 172.Zırhlı Tugay Komutanı ve 2 yıl da 3.Ordu Kurmay Başkanı olarak olarak 5 yıl üst düzey komutanlık yapmış emekli bir paşamız. Üstelik o yaş ve rütbedeki bir subay olmasına rağmen, bizzat hazırladığı operasyonlara elinde tüfeği ile katılmış alışılmadık bir portre. Bu durumun kendisine olan sempatimi daha da arttırdığını da belirtmeden geçemeyeceğim. Kitabında bu süreçte yaşadıklarını, pkk sorunu ile ilgili düşüncelerini ve çözüm önerilerini samimi bir dil kullanarak, sohbet havasında dile getirmiş. Ayrıca bir üst komutanı ile olan çekişmelere ve uğradığı haksızlıklara da değinmesi kitabı benzerlerinden farklı kılmış. (Tahminim Necati Özgen paşa).Güneydoğu sorununa bir de bu değerli komutanımızın kaleminden bakmak isteyenlere önerebileceğim bir kitap.
Kudret Cengiz Paşa’nın yazdığı bu kitaptan önce bu tarzda birçok kitap çıktı. Birçoğunu da okudum ama nedendir bilmem çok da benimseyememiştim. Bana en yakın gelen Engizek Kartalı oldu. Ayrıca özeleştiri de bolca yapılmış, Paşayı tebrik ediyorum..
KİTAP YURDU E. TÜGENERAL KUDRET CENGİZ TARAFINDAN GÖREV YAPTIĞI SÜRE ZARFINDA TERÖRLE MÜCADELE KAPSAMINDA BULUNDUĞU OPERASYONLARI ANLATIYOR..ASIL GÖZE ÇARPAN İSE KİTAPTA İÇ GÜVENLİK HAREKATINDA PERSONEL VE DEVLET YÖNETİMİNİN YAPTIĞI HATALARI DİLE GETİRMESİDİR…TERÖRÜ TANIMAK İÇİN ÖNEMLİ OLDUĞU KANATİNDEYİM….
bulunduğu bölgenin portresini en iyi şekilde yansıtan,terörle mücadelenin en iyi şekilde nasıl yapılacagını o yörenin şartlarında nasıl gerçekleştirileceğini,farklı bir bakış açısından okurlarına vermekte deyerli paşamız.bu kaitap o bölgede görev yapan emektar askerlerimizin durumunuda anlatmış, komuta emir zincirinden tutunda dağlardaki sıcak çatışmalara kadar hatta telsiz konuşmalarına varacak ayrıntıda.Herkese bu kitabı okumalarını tavsiye etmekle kalmıyorum aynı zamanda kütüphanelerinde bulunmasını arzu ediyorum.