Efsaneler bazen denizden,Bazen aşktan ve ateşten gelirler.Aşktan ve ateşten ve denizden gelenler,Bazen ışık olurlar ve bütün zamanı aydınlatırlar…Efsane kurmak kadar, efsaneyi yazmak da efsaneye dâhildir.Bir çağı haritalarda bulamazsınız.Derine, insana ve tarihin denizlerine açılmak gerekir.Girdaplarda yüksek idealler saklanabilir.* * *Bu kitaptaİstanbul, Gırnata, Madrid, Roma ve Akdeniz; aşk diliyle kuşatıldı.Akdeniz, aşk kaleminin haritasıyla yeniden çizildi.Kılıç kılıca, cevher çeliğe çarptı, varlık da yokluğa.Ve hep bir yol vardı kalplerden denizlere.Derin denizler, büyük aşklar için atlas olup dokundu.İskender Pala, bir çağı ve o çağın efsanelerini dile döktü.Barbaros Hayreddin Paşa’yı...Sonra, bir gül sepeti getirdi.Isırılmış üç elmayı anlattı.
Kitabın dili anlatımı kesinlikle sürekleyici ve güze. Lakin kapakta yazıldığı gibi bir barabaros romanı değil bir Seyyid Muradi (Barbarosun sağ kolu) kitabı gibi duruyor çünkü onun maceralarını daha çok okuyoruz. Bu yüzden puanım 4.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Okurken asla sıkılmayacağınız kendinizi adeta içinde hissedeceğiniz bir kitap.
Kitabın dili anlatımı kesinlikle sürekleyici ve güze. Lakin kapakta yazıldığı gibi bir barabaros romanı değil bir Seyyid Muradi (Barbarosun sağ kolu) kitabı gibi duruyor çünkü onun maceralarını daha çok okuyoruz. Bu yüzden puanım 4.
harika bir kitap öğrencime hediye aldım kendisi rüyalarıma girdi dedi severek hatta bayılarak okumuş
Tarihi hissederek okuduğum kitaplardan birisidir. Barbaros Hayreddin Paşa hakkında bilgi sahibi olmak isteyenler için tavsiye edebileceğim bir kitap.
İlk tanıştığım kitap iskender palayla geç kaldığımı düşündüm diyebilirim.