İran Devrimini kendi kişisel bakış açısıyla sunduğu Persepolis kitabıyla büyük üne kavuşan Marjane Satrapiden yine kişisel ancak devrim öncesi İranda geçen büyüleyici bir öykü. Azraili Beklerken, Satrapinin büyük amcası ve aynı zamanda ülke çapında büyük bir müzisyen olan Nasır Ali Beyin, enstrümanı kırıldıktan sonra çalmaya değer yeni bir tanesini bulamadığı için bunalıma girerek yatağına uzanıp ölümü beklediği dokunaklı günleri konu alıyor. Satrapinin, flash-back ve flash-forwardlarlazenginleştirdiği Nasır Ali Beyin yaşamaktan vazgeçerek ölümü bekleme öyküsü, aynı zamanda çelişkiler içinde yaşayan bir adamın hayatını Mevlanadan Ömer Hayyama renkli göndermelerle zenginleştirdiği bir çizgi roman.Azraili Beklerken aynı zamanda sinemaya da uyarlanmış, İstanbul Film Festivali dâhil birçok festivalde, olumlu eleştiriler almıştı.
Yazarın daha önce Persepolis adlı eserini okumuştum ve bu eserini de almam gerektiğini düşündüm. İyiki de almışım. Muazzamdı ve alışılagelmişin dışında bir çizgi romandı. İlk başlarda “gerçekten bunun için mi ölmeye yattı?” gibi bir düşünceye kapılsanız da sonunda her şey belirginleşiyor ve yüzünüzde buruk bir tebessüm oluşuyor. Eğer almayı düşünüyorsanız baskısı tükenmeden alın derim.
Persepolis sonrası olmazsa olmazlar arasına hızlı ve kesin bir giriş yapan Marjane Satrapi’nin okuduğum ikinci kitabı. Azrail’i Beklerken, diğer eserinde ki gibi genel bir konu değil, daha kişi bazlı bir anlatım gibi görünse de aslında toplumsal bir çok noktayı bize gösteriyor.
duygusu/ kurgusu harika, inanılmaz başarılı gözlemler kuvvetli mizah yeteneği ile harmanlanmış, ortaya kütüphanelerin vazgeçilmezi olmaya aday harika bir kitap çıkmış.. seni seviyorum marjee, idolümsün 🙂
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Sanatçının halinden sanatçı anlar anlayışı ile yazılmış çizilmiş farklı ve sanatçı bir insanın hayatı ve ölümü….
Yazarın daha önce Persepolis adlı eserini okumuştum ve bu eserini de almam gerektiğini düşündüm. İyiki de almışım. Muazzamdı ve alışılagelmişin dışında bir çizgi romandı. İlk başlarda “gerçekten bunun için mi ölmeye yattı?” gibi bir düşünceye kapılsanız da sonunda her şey belirginleşiyor ve yüzünüzde buruk bir tebessüm oluşuyor. Eğer almayı düşünüyorsanız baskısı tükenmeden alın derim.
Hikayesi,duygusu ile muhteşem bir kitap.Hele ki kitabın sonu yüyleri diken diken ediyor.Bence sadece çizgi roman değil;edebi bir eser olarak okunmalı.
Persepolis sonrası olmazsa olmazlar arasına hızlı ve kesin bir giriş yapan Marjane Satrapi’nin okuduğum ikinci kitabı. Azrail’i Beklerken, diğer eserinde ki gibi genel bir konu değil, daha kişi bazlı bir anlatım gibi görünse de aslında toplumsal bir çok noktayı bize gösteriyor.
duygusu/ kurgusu harika, inanılmaz başarılı gözlemler kuvvetli mizah yeteneği ile harmanlanmış, ortaya kütüphanelerin vazgeçilmezi olmaya aday harika bir kitap çıkmış.. seni seviyorum marjee, idolümsün 🙂