Ne dinler ne de peygamberler anlatıldığı gibidir...Peygamberler tarihi, sırlarla ve üzeri örtülmüş hakikatlerle doludur...Peygamberlerin yürüdüğü yollar, her devirde insanlardan saklanmıştır...Bu kitap, tarih boyunca sır olarak saklanan ve sadece dışa kapalı öğretilerin içinde insanlığa aktarılan dinlerin ve peygamberlerin gerçeğini, Hakikat’in aslında ne olduğunu açık ve yalın bir dille anlatmak amacıyla yazıldı. • “Asi Peygamberler” kimlerdi ve onların gerçek öğretilerine insanların ulaşmaları neden engellendi?• Âdem ve Havva kavramlarıyla anlatılmak istenen gerçekler nelerdi?• İbrahim’in Hint kutsal metinlerindeki yeri neydi?• Nuh’un Gemisi aslında neyi anlatıyordu? Hayvanlar, fırtına, sel, deniz ve kara neyi sembolize ediyordu? Ve neden masalmış gibi doğrudan anlatıldılar?• Musa ve Firavun’un gerçeği neydi? Hâlâ yaşıyorlar mı? Yaşıyorlarsa nerede ve ne durumdalar? Hangi kıyafetler altındalar? ASİ PEYGAMBERLER kitabı “İnsanın hakikati nedir? Ben kimim? Nereden geldim, nereye gidiyorum? Bu âlem neden ortaya çıktı?” sorularının cevabını bulma yolculuğudur.“Asi Peygamberler Öğretisi”ni anlayan insan, dünyaya bir daha asla eskisi gibi bakamaz. Aldatılamaz, sömürülemez ve kandırılamaz. Çünkü peygamberlerin gerçek mesajlarını almış ve onların yolunu anlamış olur.Gerçek özgürlükse ancak bundan sonra gelir...
Çağrı Dörter’in tüm kitaplarını okumuş biri olarak bu kitabı heyecan ve coşkuyla beklemiştim. Beklediğime değdi. Daha ilk sayfalarda beni vortex gibi içine çekiverdi. Bırakmak istemedim elimden ama bir yandan da hemen bitmesin istiyorum. Sindire sindire okuyup idrak edebildiğim kadarını yaşamıma aksettirmek istiyorum. İyi ki tanımışım, iyi ki yazmış diyorum. Hakk ve Hakikate dair merakınız varsa, tasavvuf sarmalına dolanıp bir türlü çıkamadıysanız bir de bu kitabı okuyun derim
Sistemin bütünlüğünü, kutsal metinlerin alegorik anlatımının her beşerden insana yolculuk eden kişide nasıl karşılık bulduğunu açıklayan çok hoş bir kitap. Bir yanda bütüncül ve sistemli düşünemeyen, anlamadan öğrendiklerini etrafına dayatan, çapsız kabında dini yorumlayıp herkesi o dar alana hapsetmeye çalışan, bu din anlatımındaki çelişkileri dile getirenlere kızıp köpüren anla(ma)yış… Diğer yanda dinin beşerden insana geçişin aşamalarını, her peygamberin hikâyesinin bu yolculuktaki duraklar olduğunu, mecazların masal olmadığını, bizzat yaşanarak ya da aklederek her şeyin yerli yerine oturtulabileceğini, bu sayede istismar eden ile gerçek dinin ayırt edilebileceğini kolaylaştırarak anlatan bir anlayış…
Duru bir anlatım, sıkılmadan takip edilen bir eser. Tabii ki susamışlardansanız…
Klasik, köhnemiş din anlatımıyla yetinmeyen kişilerle paylaşmak istediğim böyle bir kitabı yazdığı için Çağrı kardeşime çok teşekkür ederim.
Efsane bir kitap. Abartı değil gerçek anlamda, okuduktan sonra tüm anlam dünyanızı değiştirebilecek güçte yazılmış. Okuyun ve bizlerden saklanan gerçek dini görün.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
gerçeklerin bize öğretilmediğini öğrendim
Çağrı Dörter’in tüm kitaplarını okumuş biri olarak bu kitabı heyecan ve coşkuyla beklemiştim. Beklediğime değdi. Daha ilk sayfalarda beni vortex gibi içine çekiverdi. Bırakmak istemedim elimden ama bir yandan da hemen bitmesin istiyorum. Sindire sindire okuyup idrak edebildiğim kadarını yaşamıma aksettirmek istiyorum. İyi ki tanımışım, iyi ki yazmış diyorum. Hakk ve Hakikate dair merakınız varsa, tasavvuf sarmalına dolanıp bir türlü çıkamadıysanız bir de bu kitabı okuyun derim
Hepimizin hakikatı? anlamaya çalıştığımız bir çağ da farklı bir bakış açısıyla yazılmış bir eser…
Sistemin bütünlüğünü, kutsal metinlerin alegorik anlatımının her beşerden insana yolculuk eden kişide nasıl karşılık bulduğunu açıklayan çok hoş bir kitap. Bir yanda bütüncül ve sistemli düşünemeyen, anlamadan öğrendiklerini etrafına dayatan, çapsız kabında dini yorumlayıp herkesi o dar alana hapsetmeye çalışan, bu din anlatımındaki çelişkileri dile getirenlere kızıp köpüren anla(ma)yış… Diğer yanda dinin beşerden insana geçişin aşamalarını, her peygamberin hikâyesinin bu yolculuktaki duraklar olduğunu, mecazların masal olmadığını, bizzat yaşanarak ya da aklederek her şeyin yerli yerine oturtulabileceğini, bu sayede istismar eden ile gerçek dinin ayırt edilebileceğini kolaylaştırarak anlatan bir anlayış…
Duru bir anlatım, sıkılmadan takip edilen bir eser. Tabii ki susamışlardansanız…
Klasik, köhnemiş din anlatımıyla yetinmeyen kişilerle paylaşmak istediğim böyle bir kitabı yazdığı için Çağrı kardeşime çok teşekkür ederim.
Efsane bir kitap. Abartı değil gerçek anlamda, okuduktan sonra tüm anlam dünyanızı değiştirebilecek güçte yazılmış. Okuyun ve bizlerden saklanan gerçek dini görün.