Seyfi, Topkapı Sarayı'nın önüne ite kaka gelebilmişti. İki yüksek alkollü birayı hızlıca diktiği için kafası Jüpiter’e yakıncaydı ve sanki uzansa sigarasını da güneşten yakabilecekti. Kafası iyi olduğu için aklından "Fatih Sultan Mehmet, sarayda mıdır acaba? Saraydaysa rica eder, bu gece onlarda kalırım belki, sabah da çıkar giderim. N’olcakmış? Hem belki gece Play Station atarız!" diye geçirdi Seyfi, alkolün etkisiyle. Bir de bok gibi bir kahkaha patlattı, Sirkeci’den Gülhane’ye kadar yankılanan. Artık bu kafayla Galata Kulesi’nden atlayabilirdi. "Ah ulan, Cavidan!" dedi Seyfi, Haliç'e doğru.Ana yola ulaştı Seyfi, taksinin birine el etti. Taksi; iri jantları, mor ışıkları ve erotik ambiyansıyla kırk üç numara ayakkabılarının üstüne park etti Seyfi'nin.
Ben de KDY’de kitap yayımlamış birisi olarak yazara destek olmak amacıyla bu kitabı alıyorum. Mizahi türde roman, örneğine sık rastlanmayan ve zor bir çalışma türü. Bu sebeple herkese tavsiye ederim.
Karşınızda çok keyifli, sizi sürekli merakla sonuna kadar sıkılmadan götüren bir mizah romanı duruyor. Keyifli okumalar diliyorum tüm okurlarıma. Saygılarımla…
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
Ben de KDY’de kitap yayımlamış birisi olarak yazara destek olmak amacıyla bu kitabı alıyorum. Mizahi türde roman, örneğine sık rastlanmayan ve zor bir çalışma türü. Bu sebeple herkese tavsiye ederim.
Karşınızda çok keyifli, sizi sürekli merakla sonuna kadar sıkılmadan götüren bir mizah romanı duruyor. Keyifli okumalar diliyorum tüm okurlarıma. Saygılarımla…