Türkiye’de henüz halkla ilişkiler tam olarak anlaşılamamışken kurumsal iletişim telaffuz edilmeye başlandı. Sorulmadığında çok kişinin bildiği, sorulduğunda da çok az kişinin bildiği bir kavram halkla ilişkiler. Aslında halkla ilişkiler için zor ve anlaşılması güç algısını oluşturan sorun, uygulamalarının çok kolay hayata geçirilebilir olmamasının yanında örgütsel yapılarda olması gerektiği bir kurum kimliğinin olmaması ve halkla ilişkilerin öneminin kavranamamış olmasına bağlanabilir. Sıklıkla reklam, pazarlama, propaganda gibi kavramlarla karıştırılan halkla ilişkiler ne yazık ki zaman zaman da kendi ilkeleriyle çelişen bir uygulamalar bütünü gibi sunuluyor. Bütün bunlar örgütlü toplumsal yapıyla eşzamanlı olan/olması gereken halkla ilişkilerin anlaşılamadığını ortaya koyuyor. Pek çok alanda gereksinim duyduğumuz halkla ilişkiler, kuruluş-hedef kitle ilişkilerinden, devlet-birey-toplum ilişkilerine kadar tüm yaşam alanlarında fark etmesek de ilişkileri ve iletişimi belirliyor. Bu kitap, halkla ilişkilere ilgi duyan, halkla ilişkiler mesleği/sanatına gönül vermiş öğrenci, çalışanlar, alaylı, öğretici ve yönetici gibi geniş bir yelpazede temel halkla ilişkiler kavram ve uygulamalarına yer veren rehber niteliğindedir. Halkla ilişkilerin ülkemizde de hak ettiği değeri bulabilmesi, kitapta yer alan temel bilgilerin uygulanabilmesiyle olasıdır.