Bu kitap size hayat dersleri verir… Çocuğunu öyle karşıla ki; eve geldiği zaman en güzel yere geldiğini hissetsin… Eşini öyle karşıla ki; yanına geldiği zaman, en doğru insana kavuştuğunu hissetsin… Anneni öyle karşıla ki; doğumundaki ağrıları lezzetle takas etsin… Babanı öyle karşıla ki; ömür boyu bir başka evlada imrenmesin… Fakiri öyle karşıla ki; ona verdiğin kıymetten dolayı, bir dua sofrası sersin… Zengini öyle karşıla ki; gönlünü gördüğünde, kendi gönlünün fakirliğinden utansın… Devrin halifesi bir gün Leylâ’ya: “Mecnûn’u perişan eden, çöllere düşüren kadın sen misin? Hâlbuki sen bu sahada şöhret kazanan kadınlardan daha güzel değilsin!” diye sorunca Leyla: “Çünkü sen Mecnun değilsin. Bendeki güzelliği görmek için Mecnun olmak gerekir.” der. Adamın biri bir gün Timur’a başarının sırrını sorar. Timur adama: “Şimdi sen parmağını benim ağzıma sok, ben de parmağımı senin ağzına sokacağım ve aynı anda ısıracağız. O zaman başarının sırrını anlayacaksın!” der. Parmaklar ağızlara sokulur ve aynı anda ısırma başlar… Timur sabrederken, adam can acısıyla “aahhhh” deyip ağzını açınca Timur parmağını kurtarır ve adamın parmağını ısırmaya devam eder. Sonra adama şöyle der: “Sabredeceksin dostum, sabredeceksin.”