“Adamın biri ölmüş,” dedi Sam, “ve kendisini dünyanın en güzel alabalık nehrinin kenarında bulmuş. Gökyüzü masvaviymiş ve adamın elinde en kalitelisinden bir olta duruyormuş. Önünde bir nehir uzanıyormuş; mükemmel bir alabalı nehri, kimi yerde hızlı, kimi yerde yavaş akan bir su kütlesi… Adam bütün ömrü boyunca ‘balık tutacak biraz vaktim olsa’ der dururmuş meğer. Cennette olduğunu anlamış. Tam olması gereken sular dalgalanıyormuş. Balığın kuvveti ve rengarenk görüntüsü adamı korkuyla karışık bir hayranlığa sürüklemiş.